"بان لديك" - ترجمة من عربي إلى تركي

• olduğunu
• bir

NZT'in yan etkilerine bağışıklığın olduğunu biliyorum ve bunun seni kendinin bir nedenle farklı olduğunu düşünmene sebep olduğunu biliyorum , ama değilsin.
اعرف بان لديك مناعة ضد تاثيرات ان زي تي و اعلم ان هذا يجعلك تفكر بانك مختلف بطرقة ما و لكنك لست مضاد

Hep biriyle geçirecek daha çok vaktin olduğunu düşünüyorsun.
دائما تفكرين بان لديك بعض الوقت مع الشخص

Sabotajcılarla işiniz olduğunu sanmıyorum.
انا لا افترض بان لديك مشكله مع المخربين اليس كذلك ؟

Üzgünüm arkadaşın olduğunu bilmiyordum.
أسف , لم أكن أعلم بان لديك صحبة تصبحين على خير , سيدتي الصغيرة

Kibarca bir yerden başlayabilirsin. Bana bir erkek arkadaşın olduğunu söyleyerek başlayabilirdin.
كنتي تستطيعين كسرها بلطف امامي عندما تقولين لي بان لديك حبيب

- Booth senin gerçek ile ilgili bir manyaklığın olduğunu söylemişti.
هل أخبرك بووث بان لديك هوساً شديداً بالحقيقة

Betty Jean, bana karşı hislerin olduğunu bilmiyordum.
بيتي ،جان انا لم اكن اعلم بان لديك مشاعر نحوي

Planın olduğunu söylersin.
إنهم حفنة من الشواذّ , قولي لهم بان لديك مشاريع

bir sürü kibritin olduğunu gördüm, hepsini duvara yapıştırdım.
لاحظت بان لديك الكثير من المداليات لذا قمت بتعليقهم على الحائط

Sanırım yapmam gereken şey buraya gelip sana bir sızıntı olduğunu ve baktırman gerektiğini söylemekti.
على ايه حال, اعتقد بان ماقمت به اتى الى هنا واخبرك بان لديك تسريب و

Axl önemli bir okul projen olduğunu sanıyordum.
بافضل حال شون.اكسل اعتقدت بان لديك مشروع للمدرسه

İnsanların, derdinin olduğunu düşünmesini istemezsin herhalde?
انتي لا تريدين ان يعتقد الناس بان لديك مشكله.

İstediğin bir şeyin bende olduğunu söylüyorsun sonra da arkadaşlarımı tehdit ediyorsun. Seni bitireceğim.
تخبرني بان لديك شيء تبغاه ثم تهددني بأصدقائي، إذن سيتم القضاء عليك

Göz boyayan bir tarzınız olduğunu düşünüyorum.
أعتقد بان لديك وسيلة تحايل أعتقد بأنك تلعب عن

Yüksek bir IQ'ya sahip olduğunu söylemiştim.
لقد تم اخباري بان لديك نسبة ذكاء عالية جدا

George'a karşı hislerin olduğunu söyleyip sonra da "Ay, neyse boşver" diyemezsin.
لاتستطيعين القول بان لديك مشاعر اتجاه جورج ثم تقولين "عفوا, تجاهل ذلك"

Kuruntuların olduğunu biliyorum ama biraz araştırma yaptım.
انا اعلم بان لديك شكوكك لاكني كنت اقوم ببعض البحث

O gece için başka yerde olduğunu da kanıtlayamazsın.
لا أظن بان لديك دليل برأة في تلك الليلة.

Elbette böyle bir işi yapmak sert adamlara düşer.
من الواضح، بان لديك غوغاء ثقيلة لشيء مثل هذا.