Kızlar, sapığımız bizi uyarmıştı. | Open Subtitles | انتم يا رفاق متربصنا بالفعل قام بتحذيرنا , حسناً؟ |
Peder Sandor bu yer hakkında bizi uyarmıştı. | Open Subtitles | ألاب (ساندور) قام بتحذيرنا بشأن هذا المكان |
- Helen. - Bizi uyarmıştı! | Open Subtitles | -هيلين) ) هو قام بتحذيرنا |
Eğer doğruysa Ajan Thomas'ın bizi uyardığı tehlikenin başındaki isimlerden biridir, değil mi? | Open Subtitles | لكن اذا كان ألامر صحيحاً أذن ذلك الشاب لا بد ان يكون واحداً من أسوء التهديدات التي استمر توماس بتحذيرنا منها صحيح؟ |
Sen Hall ve Oates'in hepimizi uyardığı şu erkek avcılarından birisin. | Open Subtitles | إذا أنت من الصنف الذي يسرق الرجال الذين قام (هال و أوايتس) بتحذيرنا منهم (Baby Come Back مغنيان أمريكيان والأغنية المقصودة هي ) |