| Bana eski karımı hatırlatıyorsun. | Open Subtitles | أنت تبدئين بتذكيري بزوجتي السابقة |
| Bunu söylemekten nefret ediyorum kanka ama bana yedinci sınıftaki halini hatırlatıyorsun ve ona ne olduğunu ikimiz de biliyoruz. | Open Subtitles | أكره أن أقولها يا صديقي ولكنك بدئت بتذكيري بالصف السابع يا "مورجان" و أعتقد |
| Biliyorum. - Durmadan hatırlatıyorsun zaten. | Open Subtitles | أعرِف أنت تستمرّ بتذكيري |
| Bilirsiniz, bu bölümleri izlemek, bana biraz bu işe neden giriştiğimi hatırlattı. | Open Subtitles | تعرفون مشاهدة هاتين الحلقتين لقد قامت بتذكيري لماذا دخلت انا في هذا |
| Hayır, hayır. O an bana senin ne kadar tatlı ve müthiş olduğunu hatırlattı. | Open Subtitles | كلّا، لا، لا، ذلك قام فقط بتذكيري عن مدى لطافتك وروعتك، |
| Tanrı, hayatta olduğum için ne kadar şanslı olduğumu hatırlatıp duruyor. | Open Subtitles | يستمر الرّب بتذكيري بأني محظوظ لبقائي على قيد الحياة |
| Bunu biliyorum, hatırlatıp durmana gerek yok. | Open Subtitles | أعرف ذلك, ليس من الضروري أن تستمر بتذكيري |
| Yaptım. Sürekli hatırlatıyorsun. | Open Subtitles | أجل, أستمر بتذكيري |
| Her fırsatta yalnız olmadığımı hatırlattı. | Open Subtitles | أستمر بتذكيري بأنني لستُ وحيدة |
| Bu bana bir şeyi hatırlattı. | Open Subtitles | هذا يقوم بتذكيري |
| Nigel bunu bana çok iyi hatırlattı. | Open Subtitles | و (نيجل) لديه عملٌ عظيم بتذكيري |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 