Seni ben vaftiz etmiştim, evlat. | Open Subtitles | حسناً ، يا للمفاجأة لقد قمت بتعميدك يا بنى |
Seni ben vaftiz etmiştim, evlat. | Open Subtitles | حسناً ، يا للمفاجأة لقد قمت بتعميدك يا بنى |
Eminim daha önce hiç vaftiz edilmedin. | Open Subtitles | أما بالنسبة لك ، فربما لم يقم آحد بتعميدك |
Öldükten sonra 50 ila 100 kişi vaftiz edilebilir. | Open Subtitles | يقومون بتعميدك نيابة عن حوالى خمسين أو مائة من الموتى |
İnandığını ilan ettiğin ve Tanrı'nın emirlerine itaat edeceğine ölüşüne, gömülüşüne ve yeniden dirilişine inandığına söz verdiğin için, seni efendimiz İsa Mesih adına vaftiz ediyor ve seni günahlarından arındırıyorum. | Open Subtitles | من حيث الموت والدفن إلى الإنبعاث، سأقم بتعميدك بإسم الروح القدس لغسل خطاياك. |
Aslında seni tövbe için vaftiz ederdim ama o benden daha kudretli. | Open Subtitles | بالواقع سوف اقوم بتعميدك بالماء حتى التوبة وما سيأتي بعد ذلك سوف يكون اشد |
Ne, seni vaftiz ettiklerinde suyunu mu unuttular? | Open Subtitles | ماذا , هل نسوا الماء عندما قاموا بتعميدك ؟ |
Peder Paez seni vaftiz etti ve ailedeki herkesin nikahını da o kıydı. | Open Subtitles | هو قام بتعميدك وهو يقوم بزفافكِ |
Seni Kutsal Ruh ve ateş ile vaftiz edecek. | Open Subtitles | سأقوم بتعميدك مع الارواح المقدسة بالنار |
Seni vaftiz edeceğini falan mı düşündün? | Open Subtitles | أتخشى بأنه سيقوم بتعميدك أو شيء ما؟ |
Şimdi seni vaftiz ediyorum. | Open Subtitles | وسوف أقوم بتعميدك الآن |
Baban seni vaftiz ettirecek. | Open Subtitles | والدك سوف يقوم بتعميدك |
Evet, vaftiz ettirecek. | Open Subtitles | أجل, سوف يقوم بتعميدك |
Seni ve Jesus'u vaftiz ettirmemek diğer birsürü milyonlarca sebep gibi ne kadar kötü bir anne olduğumu hatırlatıyor. | Open Subtitles | أني لم أقم بتعميدك أنت و(هيسوس) كان مجرد تذكير آخر بالملايين من الطرق التي كنت فيها أماً سيئة |