Şimdiye çoktan vaftiz edilecekti ama ailesi izin vermedi. | Open Subtitles | كنا سنقوم بتعميده و لكن والديه معارضين للموضوع |
- Buradan, Baba. - Çok iyi! Şimdi çocuğu vaftiz edeceğim. | Open Subtitles | من هذا الطريق أيها الأب - ممتاز، سأقوم بتعميده - |
İnanan ve vaftiz edilen kurtuluşa erer. | Open Subtitles | هو قالها.. من يؤمن ومن ثم نقوم بتعميده |
Yarın gece bize kayalıklarda katılıp minik prensimizin vaftiz edilip kaderini yerine getirmesine izin ver... | Open Subtitles | ان تنضمي الينا عند الانقاض غدا وتقومين بتعميده ... وتسمحين لأميرنا الصغير ان يحقق مصيره |
Özellikle de Katolik olmadığını ve vaftiz edilmesini istemediğini duyduğumdan beri. | Open Subtitles | ولم تريدي القيام بتعميده |
Onu ben vaftiz ettim. | Open Subtitles | لقد قمت بتعميده |
Bir nehirde vaftiz Anup tarafından vaftiz edildi. | Open Subtitles | قام بتعميده فى النهر (آنوب) المعمّد |