Çünkü 2017'den bu yana ABD Adalet Bakanlığı, daha az kişinin ABD'den koruma hakkı kazanması için sığınma yasalarında köklü değişiklikler yapıyor. | TED | وهذا لأنه منذ 2017، قام مدعي عام الولايات المتحدة بتغييرات لقانون اللجوء، للتأكد من استفادة عدد أقل من الأشخاص |
Önemli bir şey değil ama skecinde değişiklikler yaptık. | Open Subtitles | أسمع، هذا ليس مهماً لكن علينا أن نقوم بتغييرات في مشهدك، حسناً؟ |
ARCA'ya gidebilmen için biraz büyük değişiklikler yapman gerekecek. | Open Subtitles | عليك القيام بتغييرات كبيرة إذا كنت تريد المشاركة في مثل هذه السباقات الكبيرة |
Ya da yeni birisi için gerekli değişiklikleri yapıyordur. | Open Subtitles | او تقوم بتغييرات ضرورية لتستعد لعلاقة جديدة |
Bilgin olsun diye söylüyorum, son görüştüğümüz günden bu yana .inanamayacağın değişimlerden geçtim. | Open Subtitles | ولعلمكِ لقد مررت بتغييرات كثيرة تغييرات لن تصدقيها منذ أخر مرة كنتِ معي فيها -مثل أي شيء؟ |
Evrim, varoluş yapılarını, küçük değişikliklere uyarlayarak nesiller boyunca yeniden şekillendirir. | Open Subtitles | يُعيد التطور تشكيل البُنى الموجودة بمرور الأجيال يكيفها بتغييرات صغيرة |
Ve onun ölümü seni, hayatında büyük değişiklikler yapmaya itti. | Open Subtitles | شخصاً ما قريب لك وموته او موتها حركك للقيام بتغييرات صارمة في حياتك |
Dinleyin, endişe etmenize gerek yok. Köklü değişiklikler yapmayacağım. | Open Subtitles | اسمعوا ، أودّكم ان تقلقوا، لن أقوم بتغييرات جذريّة. |
Hapishanenin çalışma şeklinde elle tutulur değişiklikler yapıldığında paydos edeceğim. | Open Subtitles | سأنتهي من اليوم عندما تقوم بتغييرات ذات معنى في طريقة إدارة هذا السجن |
Başımıza gelenlerden sonra hayatımda bazı köklü değişiklikler yapacağım... | Open Subtitles | بعدما خرجنا بسلام. سأقوم بتغييرات جذرية في حياتي. |
Yayıncıya yolladım ama değişiklikler yapabilirim. | Open Subtitles | أقصد، لقد سبق وقدمته لناشر، لكن أستطيع القيام بتغييرات بالطبع. |
Sanırım burada çok köklü değişiklikler yapmayı düşünmeyeceksiniz. | Open Subtitles | من الواضح أنك لا تشعرين أنكِ قد قمتِ بتغييرات عظيمة يها. |
Sanıyorum gelecek birkaç yıl içinde olacak bir şey bu, olacak bir şey bu, ama teknolojideki kavramlar ve değişiklikler hakkında çokça düşünen biri tarafından neler olacağını tahmin etmeye çalışan birinden bir alıntıyla bitirmek istiyorum. | TED | أعتقد أن هذا الشيء سيحدث على مدى السنوات القليلة القادمة، لكن أحب أن أنهي بمقولة عن المحاولة للتنبؤ بكيف سيحدث هذا عن طريق شخص يفكر كثيراً بتغييرات الأفكار وتغييرات التكنولوجيا. |
Söylenene göre Çin burçlarında hangi hayvanların kutsal olacağını büyük ırk belirlemiştir, fakat bu sistem Asya'ya yayıldığı zaman diğer kültürler kendi topluluklarını yansıtmak için değişiklikler yapmıştır. | TED | كان السباق الكبير هو الذي حدد الحيوانات المجسدة في الأبراج الصينية، لكن ومع انتشار النظام عبر آسيا، قامت ثقافات أخرى بتغييرات تعكس مجتمعاتها. |
Doğrusu, genlerimiz alınyazımız değil, ve bu değişiklikleri yaparsak, sadece eğilim, yatkınlık göstergeleri ve daha da önemli değişiklikler yaparsak, genlerimizin ifade tarzını gerçekten de değiştirebiliriz. | TED | حسناً ، جيناتنا ليست قدرنا ، إذا قمنا بعمل هذه التغييرات سيكون هناك إستعداد ، ولكن إذا قمنا بتغييرات أكبر من الممكن أن نجعلها تختلف نستطيع أن نغير طريقة عرض جيناتنا |
Burada köklü değişiklikler yapmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نقوم بتغييرات جذرية هنا |
Mülkünüzde, umumu korumak üzere gerekli gördüğüm tüm yapısal değişiklikleri yapmanız için sizi zorlayabilirim. | Open Subtitles | يمكنني إجبارك بالقيام بتغييرات هيكلية على ممتلكاتك الخاصة لما أراه ضروري لحماية المجتمع |
Belki de o bazı değişimlerden geçiyordur. | Open Subtitles | لربما أنه يمّر... بتغييرات معيّنة |
O yüzden şimdiden yavaş yavaş değişikliklere başlayacağız. | Open Subtitles | لذا، نحنُ سنقوم بتغييرات خفيفة الآن. |