Doğrudan Merkezin FTL motorlarını hedef alacaksınız. | Open Subtitles | ستقومون بتوجيه النار مباشرة تجاه المحرك النفًاث للمحور |
İşler o raddeye gelirse beni hedef göstereceksin, buna hakkın var. | Open Subtitles | لو وصل الأمر إلى ذلك الحد، قم بتوجيه أصابع الإتهام إليّ، أتفهم ذلك |
- Birinin zor soruları sormaya devam etmesi gerekiyor. | Open Subtitles | لا يوجد أي طريقة محددة لهذا شخصاً ما .. أحدا ما يجب أن يستمر بتوجيه الأسئلة الصعبة |
Soru sormaya başlamadan önce cevap verdiğinde doğruyu söyleyeceğine inanmam gerek. | Open Subtitles | قبل أن أبدأ بتوجيه أسئلتي إليك فأنا في حاجة للتيقن أنك ستقول الحقيقة عندما تجيب |
Bu evi terk edersen polise Şikâyet etmeyecek. | Open Subtitles | كان سيقوم بتوجيه شكوى لكنّي وعدتُه أنّك سوف ترحل هل تقوم بطردي؟ |
Şikâyet kayda geçmemişler. Ayıldıktan sonra serbest bırakmışlar. | Open Subtitles | لم يقوموا بتوجيه التهم، تركوه حتى يستعيد وعيه، وثمّ قاموا بتسريحه |
Bir daha kapıyı çalmadan girersen Ruger'ımı sana doğrultur, o ebleh suratına şarjörü boşaltırım. | Open Subtitles | تدخل مرةً أخرى دون أن تطرق الباب سأقومُ بتوجيه سلاحي على وجهك السمين وأخرجُ مابه |
Savaşı kazandığınız zaman Sixtus silahları Floransa'ya doğrultur. | Open Subtitles | وعندما تفوز سيكتسوس) سيقوم بتوجيه كل هذه الاسلحة ضد فلورنسا) |
Ben Raghavan, sana kalan soruları soracağım. | Open Subtitles | أنا راجهافان سأقوم أنا بتوجيه بقية الأسئلة إليك |
Iraklılar, çocuklarla bana hedef göstermeye başlasın. | Open Subtitles | ثم يبدأ العراقيون بتوجيه الأصابع ويعطيني والفتيان بعض الأهداف لضرب. |
Eğer hedef göstermeye başlarsam... | Open Subtitles | .. إن بدأت بتوجيه أصابع الإتهام لأحد |
Sen kendi hatalarını saklamak için medyaya hedef alıyorsun. | Open Subtitles | - ! بتوجيه الإعلام لصالحك من أجل أن تغطي على اخطاءك |
Baba, hedef göstermek istemiyorum... ama dolaylı olarak... kızlar bizi zorlamasaydı ATV'ye binmezdik. | Open Subtitles | أترى يا أبي لن أقوم بتوجيه أيّ أصابع هنا و لكن بشكل غير مباشر لم نكن لنذهب للدراجات البخارية إذا لم تجبرنا الفتيات على ذلك |
Bir kaç tane soru sormaya gitmiştim. | Open Subtitles | لقد قمت فحسب بتوجيه بضعة أسئلة سريعة، |
Siz de çok garip davranıyordunuz sonra etrafta sorular sormaya başladınız senin bir şey yaptığını düşündüm. | Open Subtitles | وكنت تتصرفين بغرابة ... ثم بدأت بتوجيه تلك الأسئلة ظننتك ارتكبت شيئا ً - لقد فعلت يا أبي - |
Şikâyet kayda geçmemişler. Ayıldıktan sonra serbest bırakmışlar. | Open Subtitles | لم يقوموا بتوجيه التهم، تركوه حتى يستعيد وعيه، وثمّ قاموا بتسريحه |
Şikâyet etti ve haneye tecavüz sabıkam oldu. | Open Subtitles | وقام بتوجيه التهم ووقعت بتهمة أقتحام |