Bunlardan birisini arabasının yanında buldum. | Open Subtitles | وجدت واحدة على الأرض بجانب سيارته |
Sokakta, arabasının yanında bulundu o. | Open Subtitles | لقد وجدوه بالشارع بجانب سيارته |
Burada, arabasının yanında saldırıya uğramış. | Open Subtitles | لقد تم مهاجمته هنا بجانب سيارته |
Pekâlâ, Montana Üniversitesi öğrencisi Douglas Clark bu öğle arabasının yanında bulundu en az 12 kez bıçaklanmış ve katil de bize bir kartvizit bırakmış. | Open Subtitles | حسنٌ, (دوغلاس كلارك) طالب في جامعة "مونتانا" عُثر عليه مساء اليوم بجانب سيارته مطعونًا على الأقل 12 مرة، والقاتل ترك لنا بطاقة دعوة. |