Fakat o gece nehir kıyısında üzerinde seyahat edilecek bir şey olsaydı, dişçi için sırada beklemeyi yeğlerdim. | Open Subtitles | ولكن, لو كان مارأيته هناك بجوار النهر هو ما تقوم به من تمثيل, فانا اُفضل الذهاب الى طبيب الأسنان عن مشاهدتك |
nehir kıyısında bir ceset buldular. | Open Subtitles | لقد عثروا علي الجثة بجوار النهر. |
Bir gün nehir kıyısında oynuyorduk. | Open Subtitles | في إحدى الأيام, كنا نلعب بجوار النهر |
Yemekten sonra köpeklerle birlikte nehir kenarında yürüyüşe çıkarız. | Open Subtitles | بعد العشاء، نخرج جميعا نتنزه بجوار النهر مع الكلاب |
Sıradaki gösteri Merritt'in ve nehir kenarında olacak. | Open Subtitles | العرض التالي هو عرض (ميريت) وسيكون بجوار النهر |
Biliyorum geç kaldım, ama nehrin yanında yetişiyorlardı. | Open Subtitles | أعلم إني مُتأخرة، لكنهم ينمون بجوار النهر. لم أتمكن من مقاومتهم. |
Ya da konuştuğumuz üzere nehirde banyo yapan iki çocuğundan bahsetmeyi mi tercih edersin? | Open Subtitles | اللذَين يستحمّان على يد والدتهما بجوار النهر أثناء تحدّثنا |
Jack, bu kızı 30 yıl önce nehir kıyısında siktin. | Open Subtitles | " جاك " لقد قمت بمضاجعة هذة الفتاة منذ 30 عاماً بجوار النهر |
nehir kıyısında oturuyordum. | Open Subtitles | أجلس بجوار النهر |
Westin'de, nehir kıyısında. | Open Subtitles | في "ويستين" بجوار النهر |
nehir kıyısında. | Open Subtitles | بجوار النهر |
Bu nehrin yanında bir çelik fabrikası vardır. | Open Subtitles | و بجوار النهر هناك مصنع للصلب |
nehirde Debba denilen yer çok can sıkıcı... - Halil! | Open Subtitles | دبا بجوار النهر هو أكثر الاماكن ضجرا |