İyisiyle, kötüsüyle yaşadıklarımızı hatırlayacağım ve yuvama varabildiğim için ne kadar şanslı olduğumu. | Open Subtitles | سأتذكر كل شيء حدث بجودته وسوءه... وكم أني محظوظ لعودتي إلى البيت سالماً |
Sen de işini onun yaptığı kadar iyi yapıyorsun. Belki de daha iyi. | Open Subtitles | أنت تقوم بعملك بجودته عينها وربما أفضل |
Daha iyisin demedim, o kadar iyisin dedim. | Open Subtitles | -لم أقل أنك أفضل قلت سوى أنك بجودته |
-Ama bu kitap kadar iyi midir? | Open Subtitles | و لكن هل هو بجودته ؟ |
Al burada kese var. O da onun kadar iyidir. | Open Subtitles | -إليك وسادة جلي ، إنها بجودته |