Daha etkili Bir şeye ihtiyacın var diye düşündüm. | Open Subtitles | تبدين كما لو أنكِ بحاجة لشيء أقوى |
Herhalde Bir şeye ihtiyacın var, yoksa geri dönmezdin. | Open Subtitles | بطلي! لابد أنك بحاجة لشيء ما وإلاّ لما عدت |
Gemiyle irtibat sağlayacak türde bir şey lazım. | Open Subtitles | أنا بحاجة لشيء له نوع من الإتصال بالمـركـبـة |
Okuyabileceğimiz bir şeyler lazım. Bunu nasıl becereceksin, peki? | Open Subtitles | يجب أنّ نسفذّهم، نحنُ بحاجة لشيء يمكننا قرائته. |
Hayır, ama merak etme. bir şeye ihtiyacı olunda illa ki eve gelecektir. | Open Subtitles | كلاّ ، لكنـّي لستُ قلقة، ستعود إلى البيت بالنهاية ، حينما تكون بحاجة لشيء. |
İnsan ırkını bu gezegende hayatta tutmak için daha sürdürülebilir bir şeye ihtiyacımız var. | TED | نحن بحاجة لشيء أكثر كفاءة لحفظ الجنس البشري من الإنقراض على هذا الكوكب. |
Yani birlikte yaşadığımız makinelerden bazısıyla aramızda tercüman olmak için C3PO gibi bir şeye ihtiyacımız olacak. | TED | سنكون بحاجة لشيء مثل سِّي ثْرِي بِي أُوْ ليكون مترجما لنا وبعض الآلات الأخرى التي نعيش معها. |
Eve gidin, uyuyun, ikinizin de ihtiyacı var gibi. | Open Subtitles | اذهب للبيت وخذ قسطا من النوم, كلاكما تبدوان بحاجة لشيء منه. |
Seni meşgul edecek Bir şeye ihtiyacın var. | Open Subtitles | أنت بحاجة لشيء يبقيك مشغولاً |
Bir şeye ihtiyacın var mı? | Open Subtitles | هل أنتِ بحاجة لشيء ؟ |
Bir şeye ihtiyacın var? | Open Subtitles | تكون بحاجة لشيء. |
Bir şeye ihtiyacın var mı? | Open Subtitles | أأنتِ بحاجة لشيء ما ؟ |
Senin de Bir şeye ihtiyacın var. | Open Subtitles | أنت بحاجة لشيء |
Donutu tutacak bir şey lazım. | Open Subtitles | انت بحاجة لشيء يمسك الدونات. |
Hemen şimdi Bayan Vincent'ı arıyorum. Sal, bana bir şey lazım değil. | Open Subtitles | سال)، لستُ بحاجة لشيء) ! |
Tamam, basıncı azaltacak ve sıvıyı çekecek bir şeyler lazım. | Open Subtitles | حسنٌ، إنّي بحاجة لشيء لتخفيف الضغط -وأفرغ السوائل |
Güzel bir şeyler lazım, eğlenceli bir şeyler... | Open Subtitles | إنني بحاجة لشيء جميل و مُمتع |
O bu dünyada tamamen yalnız ve iş hayatı dışında başka bir şeye ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنها وحيدة بالكامل في هذا العالم وهي بحاجة لشيء ما في حياة غير العمل |
Alet edevatı ve kazmasına yardım edecek ne varsa taşımak için bir şeye ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | لم يكن لديه سيارة كان بحاجة لشيء يحمل به الأغراض إضافةً لما كان يحفر لأجله |
Aile skandalını gölgeleyecek bir şeye ihtiyacımız var sonuçta, değil mi? | Open Subtitles | فكري بالأمر، نحن بحاجة لشيء يغطي على فضيحة عائلتك |
Sıra dışı insanlar olan bizlerin ise "iş birlikçi" diyeceğim bir şeye ihtiyacımız var. | TED | وبالنسبة لغير التقليديين، أعتقد أننا بحاجة لشيء أسميه "المتعاونون من بعيد." |
Yeni Arayıcı'nın görevini tamamlayabilmesi için bir şeye daha ihtiyacı var. | Open Subtitles | الباحث الجديد بحاجة لشيء آخر ، لينجز مسعاه. |