Zavallı çocuğun vücudunun yarısında üçüncü ve dördüncü derece yanıklar oldu. | Open Subtitles | الطفل المسكين أصيب بحروق من الدرجة الثالثة والرابعة على نصف جسده |
Yere düşmüş. Ellerinde birinci derece yanıklar oluşmuş. | Open Subtitles | و انتهى الأمر به بحروق من الدرجة الأولى على يديه |
Göğsünde, boynunda ve yüzünde ikinci derece yanıklar olan 24 yaşında bir kadın. | Open Subtitles | لدي أنثى عمرها 24 سنة بحروق من الدرجة الثانية في صدرها، رقبتها، ووجهها. يا إلهي. |
Tüy giderici kimyasal kullanırken uyuyakalmış. Kasığında üçüncü derece yanıklar var. | Open Subtitles | يغلب عليها النوم بسبب النير ، إنّها مصابةٌ بحروق من الدرجة الثالثة |
Khe Sanh'dan döndüğümde, iki bacağımda da üçüncü derece yanıklar vardı. | Open Subtitles | عدتُ من (كيه سان) بحروق من الدرجة الثالثة على رجليّ. |