ويكيبيديا

    "بحلّ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • çözüm
        
    • çözeceğiz
        
    • çözmeye
        
    • çözmeyi
        
    • çözmek
        
    Bir kez daha ipek, dişinin sorunlarına bir çözüm getirecek. Open Subtitles ومرّة أخرى يزوّدها الحرير بحلّ لمشكلتها.
    Hükümet kökten bir çözüm sundu kaplanlara yol vermek adına, köylülere taşınmaları için para verdi. Open Subtitles أتت الحكومة بحلّ جذريّ يعوَّض القرويّون ماديًا مقابل إخلاء منازلهم ليفسحوا المجال للببور
    Bunu herkesin ilgisini çekerek, yetişkinler gibi çözeceğiz. Open Subtitles ... لذلك سنقوم بحلّ هذا الأمر مثل البالغين . و لنحل الأمر بحيث يكون الجميع رابحون
    Bu işi hemen çözeceğiz. Open Subtitles سنقوم بحلّ هذا الأمر خلال دقيقة.
    Bulmaca çözmeye kesin olarak bildiğimiz yerden başlarız. Open Subtitles نبدأ بحلّ أيّة أحجية بما نعرف أنّه حقيقة
    İşimin gün boyu bana bulmaca çözmeyi, gerektireceğini düşünmüştüm ama böyle olmadı. Open Subtitles تمنيتُ لو أنّ عملي يسمح لي بحلّ الأحاجي طوال اليوم لكن... لم تنجح الأمور هكذا
    Yoksa artık cinayetleri çözmek ilgini çekmiyor mu? Open Subtitles أم أنّكَ لم تعد مهتمّاً بحلّ جرائم القتل؟
    Bir açıdan Jeff'in fikrini beğenmekle beraber daha basit bir çözüm bulmamız gerektiğine inanıyorum. Open Subtitles (أنا معجب بـ(جيف و تفكيره خارج الصندوق أفكر بحلّ... أسهل
    Cosima bir çözüm buldu. Open Subtitles لذا، (كوسيما) فكرت بحلّ
    O zaman bunu onların yardımı olmadan çözeceğiz. Open Subtitles إذن سنقوم بحلّ هذا من دون مُساعدتهم.
    Bu işi çözeceğiz. Open Subtitles سنقوم بحلّ هذه المشكلة
    Yani siz balayına devam ederken bize de burada Arjantin cinayetini çözeceğiz. Umutla. Open Subtitles {\pos(192,210)} إذاً أنتما تذهبان إلى شهر عسل وينتهي بنا المطاف بحلّ جريمة قتل أرجنتينية؟
    Bak, bu şeyi çözmeye nereden başlayacağımı bile bilmiyorum. Open Subtitles لا أعرف حتى كيف أبدأ بحلّ شفرة هذا اللوح، حسناً؟ حقاً. يا للأسف!
    Ama aramızdakileri çözmeye gönüllüyüm. Sen de gönüllüysen. Open Subtitles لكنّي أرغب بحلّ تعقيدها إذا ابتغيتَ
    Sanırım, cevap, tanımlamış olduğum üst düzeyde uzmanlaşmış bileşenlere ilaveten, beynimizde,karşımıza çıkan her türlü problemi çözmeye çalışan son derece genel amaçlı bir mekanizma olması yönünde. TED أظنّ أنّه إضافة لكل تلك المكونات المخصصة التي تحدثت عنها، لدينا أيضا "آلات" شاملة الاختصاص في رؤوسنا تسمح لنا بحلّ أي صعوبة قد تواجهنا.
    Katilin kim olduğunu çözmeyi yeğlerim. Open Subtitles سأرضى بحلّ جريمة القتل.
    Sanırım sorunları çözmeyi seviyorum. Open Subtitles أخمّنأنّي... أستمتع بحلّ الألغاز.
    Ayrıca sorunu çözmek için uzmanlar ya da asker mecburi tutulamaz. Open Subtitles و أيضًا، لا يُمكن إلزام الخُبراء والجيش بحلّ هذه المُشكلة،

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد