sizde bize ait bir şey var sanırım. | Open Subtitles | والان انا اعتقد انه بحوزتكم شيئا ينتمى الينا |
Hepimiz biliyoruz ki, kıyafet sizde, ve kapağımızı mahvetmek için onu aldınız. | Open Subtitles | جميعنا يعلم ان الفستان بحوزتكم انتم تحتفظون به كرهينة.. لتحاولو تدمير غلاف مجلتنا |
elinizde tuttuğunuz o füzeleri o lanet şeyleri, Dünya ve Mars yüz yıldan fazladır birbirlerine doğrultuyor. | Open Subtitles | و تلك الصواريخ التي بحوزتكم الأرض والمريخ وجهو تلك الأشياء اللعينه ضد بعضهم البعض لأكثر من مائة سنة |
Panzer'la ilgili elinizde nasıl bir kanıt var peki? - Aslında hiçbir şey-- | Open Subtitles | ما هي الأدلة التي بحوزتكم ضدّه؟ |
Eğer bir benzetme yapacak olursam, diyelim ki iyi bir restorantla, sağlıklı bir restorantla sağlıksız bir restorantı birbirinden ayırdetmeye çalışıyorsunuz, ve Elinizdeki tek şey de bunların kilerlerindeki malzemelerin listesi. | TED | و إذا كان باستطاعتي وضع مقاربة، سنقل أنكم تحاولون إيجاد الفرق بين مطعم جيد، مطعم صحي، و مطعم مريض، و كل ما كان بحوزتكم هو قائمة المقادير التي لديهم في حافظتهم. |
yanınızda 2B kurşun kalem yoksa parmağınızı kaldırıp, bekleyin. | Open Subtitles | لا تستعملو أقلام الحبر والسائل والجاف. إن لم يكن بحوزتكم قلم رصاص فارفعو أيديكم وابقوها مرفوعة وسنعطيكم أقلاماً. |
Benim para sizde değilse kimde o zaman? | Open Subtitles | إذا لم تكن أموالي بحوزتكم, فمن يملكها إذن؟ |
Bu benim. Param sizde. | Open Subtitles | هذه لي ، أموالي بحوزتكم |
- Param sizde mi? | Open Subtitles | هل بحوزتكم مالي ؟ |
elinizde çok iyi bir erkek var o zaman. | Open Subtitles | حسنًا، لديكم فتى رائع بحوزتكم هنا. |
Onların sizin elinizde olduğunu kimse bilmeyecek. | Open Subtitles | و لن يعرف أحد أنها بحوزتكم |
Elinizdeki silahlarla bu zor olmaz. | Open Subtitles | لن تكون هذه مشكلة مع كل هذه الأسلحة بحوزتكم |
Elinizdeki gerçekten çok güzel bir kumaş. | Open Subtitles | إنّه جينز جيّد جداً بحوزتكم هنا |
Elinizdeki belgelerden nasıl haberleri olacak? | Open Subtitles | وكيف سيعلمون بأن هذه الملفات بحوزتكم ؟ |
Kızımı ve oğlumu yanınızda getirmediğiniz sürece neden geldiğiniz umurumda değil. | Open Subtitles | أجل، وإذا لم يكونا بحوزتكم لا أهتم لم أنتم هنا |
Bunları her zaman yanınızda taşımalısınız. | Open Subtitles | يجب أن تكون بحوزتكم طوال الوقت |