ويكيبيديا

    "بدأت أدرك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • anlamaya başlıyorum
        
    • Fark ettim
        
    • fark etmeye başladım
        
    • anlamaya başladım
        
    • farkına vardım
        
    • fark etmeye başlıyorum
        
    Bu sorunu çözemeyeceğimi anlamaya başlıyorum ve muhtemelen senin tipik çılgın fikirlerinden biri sorunu çözecek. Open Subtitles لقد بدأت أدرك أنني لن أحل هذا وتلك إحدى أفكارك المجنونة النموذجية من المحتمل أن تصبح فرصتنا الأفضل.
    Sadece bu pisliği temizlemeye yardım etmek istedim ama bunu yapamayacağımı şimdi anlamaya başlıyorum. Open Subtitles أردت المساعدة فقط لتنظيف تلك الفوضى لكننى بدأت أدرك أنّني لا أستطيع
    Fark ettim ki... ..bu dükkanda tek bir gerçek dostum var. Open Subtitles تعلم؟ بدأت أدرك أنه لدي صديق حقيقي واحد في هذا المحل
    Bu ilk yılda birkaç şey Fark ettim. TED وفي خلال السنة الأولى بدأت أدرك عدة أشياء
    Sonra fark etmeye başladım ki görünüşe göre görme engelli olmanın şehrin üzerinde daha olumlu bir etkisi varmış. TED ومن ثم بدأت أدرك بأنه بدا و كأنه المكفوفين بدو يملكون تأثير إيجابي على المدينة نفسها.
    Bunların hepsi beni gerçekten çok şaşırttı; çünkü fark etmeye başladım ki, görmüyorkenki deneyimim görürkenki deneyimlerimden çok daha fazla duyumsaldı. TED كل هذا حقاً أدهشني ! لأنني بدأت أدرك ذلك خبرتي اللا بصرية كانت حتى الآن أكثر تعددية للحواس من تجربة الابصار مطلقا
    Ancak, bu işe başlamaya beni neyin getirdiğini düşünmek için bir adım attığımda, aslında bunun, toplumumdaki kadınlara duyduğum sevgi olduğunu anlamaya başladım. TED لكن حين اتخذتُ خطوةً لأتأمل في السبب الذي دعاني لبدء هذا العمل، بدأت أدرك أن هذا كان بسبب الحب الذي أكنّه لنساء مجتمعي.
    Zamanla farkına vardım ki olan bitenden haberi yoktu. Open Subtitles وتدريجياً بدأت أدرك أنه لم تكن لديه أدنى فكرة عما يحدث
    Bunu yapmak için gerçekten bir şey olmadığına hazır olmayı fark etmeye başlıyorum. Open Subtitles نعم , لقد بدأت أدرك أن الإستعداد الحقيقي , ليس له علاقة بذلك
    Sanırım ben de bildiğini anlamaya başlıyorum. Open Subtitles أعتقد أنني بدأت أدرك هذا
    Lincoln suçlu olmadığını anlamaya başlıyorum. Open Subtitles بدأت أدرك بأن (لينكون) ليس مذنباً
    Evet, yeni anlamaya başlıyorum. Open Subtitles -أجل ، بدأت أدرك هذا
    Babam evde olmadığı için çok şanslıydı, sonra Fark ettim ki, babam sık sık bu kadar şanslı oluyordu. Open Subtitles لا كان أبي محقاً لأنه لم يكن حاضراً لفعل هذا لكنني بدأت أدرك بعد ذلك أنّ الحظ حالفه بهذه الطريقة مراراً
    Fark ettim ki yerçekimi insanlara göre değişiyor. Open Subtitles بدأت أدرك أن الجاذبية هي أمر مختلف للناس.
    Ama bir noktada şunu fark etmeye başladım. TED لكن بعد ذلك بدأت أدرك أمر ما
    Ama... Düzenin kalmadığını fark etmeye başladım. Open Subtitles بدأت أدرك أنّ النظام لا يدوم.
    Şimdi, bu yaşam türünün, biyolojik kanıtın içinde olabilecek sorunun bu organizmanın içinde yaşayan virüsle üç yıl önceki kaçırılmamda maruz kaldığım vücudumda yayılan kanserle bağlantısının cevabını anlamaya başladım. Open Subtitles بدأت أدرك الآن أن جواب هذا السؤال.. ربما موجود بخلال صورة الحياة نفسها. إثبات بيولوجي لعلاقتها بالسرطان الذي يغزو جسمي,
    Ama sonra bana yalan söylediğinin farkına vardım ki bana yalan söylenmesinden hiç hoşlanmam. Open Subtitles ثم بدأت أدرك أني أكذب عليها و أنا لا أحب أن أكون كاذبةً ايضًا
    Sanırım hafızamın geri gelmesiyle benim için neler yaptığını fark etmeye başlıyorum. Open Subtitles ولكن مع استعادة ذاكرتي ولكنني بدأت أدرك ماتعنين لي بالضبط

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد