Noel Baba'yı yakalamak için şöminenin önünde kamp kurmaya başladığımdan beri. | Open Subtitles | منذ بدئي التخييم أمام الموقد في محاولة للحاق بـ "سانتا". |
Bunları almaya başladığımdan beri görmüyorum. | Open Subtitles | ليس منذ بدئي بتعاطي هذه الأقراص |
İşin aslı, geçen sene burada işe başladığımdan beri Küp'ten dışarı çıkmadım. | Open Subtitles | و عن حقيقة أني لم أغادر "المكعب" منذ بدئي العام الماضي |
Ve bilirsiniz, en önemli şeyi unuttum, neden konuşmaya başladığım, size anlatmak zorunda olduğum. | TED | وتعلمون، نسيت الأمر الأكثر أهمية، وهو سبب بدئي بالمشي، وهو ما علي أن أقوله لكم. |
Ve bu çalışmaya başladığım gibi Dünya Bankası'ndan bir memorandum aldım, önce hukuk bölümünden; şöyle söylüyorlardı: "Bunu yapmaya izniniz yoktur. | TED | و بمجرد بدئي لهذا العمل وصلتني مذكرة من البنك الدولي, من القسم القانوني أولا قائلين فيها, "أنه غير مسموح لك بمثل هذا العمل |