ويكيبيديا

    "بداخلها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • içine
        
    • içindeki
        
    • orada
        
    • içeride
        
    • içindeydi
        
    • içindeyken
        
    • onun içinde
        
    • vardı
        
    • içlerinde
        
    • - İçinde
        
    • içeri
        
    • içinde bir
        
    • içinde küçük
        
    Her durumda, hayalet bölgesinin bir haritasını çıkarıp içine girene kadar emin olamayız. Open Subtitles على اية حال نحن لن نكون متأكدين حتى نخطط قطاع الروح ونغوص بداخلها
    Bir liste yapıp seni de içine koymamı ister misin? Hayır, Randy istemem. Open Subtitles أتريد مني أن أصنع قائمة وأضعك بداخلها لا أنا لا أريد ذلك راندي
    Yani galaksiyi, içindeki herkesi yok ederek koruyacaktın, öyle mi? Open Subtitles كنت ستقوم بالحفاظ على المجرة بتدمير كل أحد بداخلها ؟
    Tüpün içindeki gaz yalnızca neon ise kırmızı renkte parlar. Open Subtitles لو كانت الأنبوبة بها نيون فقـط بداخلها ستتوهج بلون أحمر
    orada evinden 90 km uzakta yaşayan kararlı bir öğrenci var. TED بداخلها كان يقبع طالب مجدّ على بعد 60 ميلاً عن وطنه.
    Bildiğim şu ki 781227 içeride kaldığı sürece kuruluş için daha değerli. Open Subtitles الذي كنت اعرفه هو 781227 اكثر قيمة لهذه الشركة لو بقى بداخلها
    Evet, ama geri aldığımda anahtar hala içindeydi. Open Subtitles نعم ، لكن كان المفتاح بداخلها عندما أستعدت الحقيبة
    Tüm sevgini tüm acılarını tüm sırlarını, umutlarını, hayallerini içine dök. Open Subtitles والآن، صبي بداخلها كل حبك، كل آلامك، كل أسرارك وآمالك وأحلامك.
    Şimdi kaç yaşında olduğunuzu bilmiyorum, ama ben çocukken, ailem fotoğrafları, içine film denilen birşey konan özel bir tür kamera ile çekerdi ve film TED الاَ انا لا اعلم ماهي أعماركم لكن عندما كنت صغيرة التقط اباءكم صورة بكاميرا خاصة والتي تحمل بداخلها شيء يُسمى الفلم
    Ancak o deliğin alanını alarak görünmeyecek şekilde nasıl içine saklanmaz? TED ولكن كيف يمكن أخذ مساحة تلك الفجوة من دون أن يدفن و يختفي بداخلها ؟
    İnsanı harab ediyor. Sanırım içine afyon gibi bir şey koyuyorlar. Open Subtitles متأكدة إن بداخلها حشيش أو حاجة مثل هذة الأشياء
    Yani koltuk, onun içindeki potansiyel uzaylı maddeyi öldürecek insan tarafını ise etkilemeyecek. Open Subtitles إذا المقعد يقتل أى ماده فضائيه محتمله بداخلها وسيترك جزئها الإنسانى بدون تدخل
    Bana Allison'u getirdiğin gece onun içindeki can dışarı çıkmak umutsuzca çırpınıyordu. Open Subtitles ،الليلة التي احضرت اليسون الي كانت الحياة بداخلها تحاول الخروج بشكل مستميت
    İçindeki aletler muhtemelen doktorun kendisinin çok daha faydalı olacaktır. Open Subtitles الأدوات بداخلها ستكون مفيدة ربما أكثر فائدة من الطبيب نفسه
    Bu, Güneş enerjili bir deniz sümüklü böceği. Bu, içindeki kloroplastı kendine enerji yaratmak için ayarlamış bir salyangoz. TED هذه يرقانة بحرية تتغذى على الطاقة الشمسية أنها هذه يخضور مندمج بداخلها لإنتاج الطاقة
    - orada bir şey olduğunu sandım. - Olabilir de. Open Subtitles ـ فظننت أن أحداً بداخلها ـ يمكن أن يكون تخيل
    Hye Mi, dışarıdan çok soğuk kalpli görünse de ...içeride çok alıngan biri. Open Subtitles بالرغم من مظهر هي مي الخارجي اللا مبالي لكن بداخلها شخص حساس جداً
    Tüm o karanlık ruhlar içindeydi. Open Subtitles ‫كل تلك الارواح المظلمة التي كانت بداخلها
    Sirf isimi kaybetmekle kalmadim. Arabam da bütün esyalarim içindeyken çalindi. Open Subtitles والأمر ، ليس فقدان عملي فقط سيارتي سرقت بكل أشيائي بداخلها
    Makineniz onun içinde çok eski bir iblis olduğunu gösterdi! Open Subtitles جهازك اثبت ذلك بأن هناك شيطان قديم بداخلها
    Uçağın taşıdığı bir kasa vardı ve ne olduğunu bilemene gerek yok. Open Subtitles على متن تلك الطائره توجد خزينه بداخلها شئ لا حاجه بك لمعرفتة
    Biliyor musun, gördüklerime dayanarak diyebilirim ki, bu giysiler içlerinde kim varsa ona göre şekil alıyorlar. Open Subtitles أتعلم ، مما يمكننى قوله أنها من الداخل على شكل يلائم من بداخلها
    - Bakalım ne kadar... - İçinde ne var baktın mı? Open Subtitles دعينا نرى كم يوجد بها هَلْ رَأيتَ ما بداخلها
    Ben de içeri baktım ve torpidoda bu cüzdanı buldum. Open Subtitles لذا نظرت بداخلها. و وجدت هذة المحفظة فى علبة القفازات.
    Ama bu bana okuldayken içinde bir anahtarla birlikte gönderilen. Open Subtitles لكن هذه الواحدة أرسلت لي إلى المدرسة مع المفتاح بداخلها
    Yani bu şehir, içinde küçük çemberler bulunan büyük bir çemberden ibaret. TED فالمدينة هي دائرة كبيرة بداخلها دوائر أصغر.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد