O seni, korktuğu için reddediyor. | Open Subtitles | إنه دائماً يرفضك بدافع الخوف وإن لم تحاولي |
Ama ablamın orduları ondan korktuğu için savaşacak. | Open Subtitles | ولكن جيوش أختي يقاتلون لأجلها بدافع الخوف. |
Korkumdan dolayı her şeyi baltalayarak. | Open Subtitles | بتخريب كل شيء بدافع الخوف |
Korkumdan dolayı her şeyi baltalayarak. | Open Subtitles | بتخريب كل شيء بدافع الخوف |
Buraya korkundan geldin. | Open Subtitles | لقد قدمتي هنا بدافع الخوف |
Bunun aptalca olduğunu söylüyorsun, ancak Bayan Ratna'nın korkusundan yaptım. | Open Subtitles | تقول إنها حماقة ولكنني فعلتها بدافع الخوف من الأنسة راتنا |
Fakat biz bir soyguncu arıyoruz, korkudan bir kadını, susturmak için de, bir başkasını öldüren bir adamı. | Open Subtitles | لكننا نبحث عن سارق شخص قتل امرأة بدافع الخوف وأخرى لكي يخرسها |
korktuğu için öyle tepki veriyor. Hepsi bu. | Open Subtitles | إنها تتصرف بدافع الخوف هذا كل شيء |
O adamları sadece korktuğu için destekledi. | Open Subtitles | وانا اعلم بانه قد خدم هؤلاء بدافع الخوف |
Ama ablamın orduları ondan korktuğu için savaşacak. | Open Subtitles | "لكن جيش أختي يقاتلون لأجلها بدافع الخوف" |
"korktuğu için kendini öldürdü." | Open Subtitles | قتل نفسه بدافع الخوف. |
"korktuğu için kendini öldürdü." | Open Subtitles | قتل نفسه بدافع الخوف. |
Jud Grafton korktuğu için adam öldürmedi. | Open Subtitles | (لم يقتل (جو جرافتون بدافع الخوف |
Sen korkundan hareket ediyorsun. | Open Subtitles | أنتَ تتصرف بدافع الخوف. |
Jaikant beni korkusundan gönderdi. | Open Subtitles | Jaikant حصلت لي نقل بدافع الخوف. |
Gervaise krala karşı gibi görünme korkusundan yeni oyununu size ithaf etme ricasından vazgeçti. | Open Subtitles | (جيرفيس) تراجع عن طلبه في تكريس مسرحيته الجديدة لكِ بدافع الخوف من الملك. |
Bu piçi yakalamak ve Texarkana'nın iyi insanlarının korkudan bir birlerini öldürmelerini engellemek. Hayalet avlamıyoruz. | Open Subtitles | للقبض على هذا السافل وحماية الناس الطيبين في تيكساركانا من قتل بعضهم البعض بدافع الخوف نحن لا نتصيد طيفاً |