Bu soruları yanıtını bulmak için bir araştırma yürüttük. | TED | لكي نبدأ في الإجابة عن هذه الأسئلة ، لقد قمنا بدراسة بحثية. |
Kanada Hükûmetinin bilimcisi Dr. Max Bothwell, 1992'den bu yana kayaların üzerinde büyüyen bir tür yosun üzerinde çalışıyor. | TED | منذ عام 1992، الدكتور ماكس بوثويل، عالم في حكومة كندا، قام بدراسة نوع من الطحالب التي تنمو فوق الصخور. |
Böylece, moleküler biyolojiye geri döndük ve farklı bakterileri incelemeye başladık. | TED | ولهذا عدنا الى الاحياء الجزيئية وبدأنا بدراسة انواع اخرى من البكتيريا |
Böylece benim grubum bunun hakkında çalışmaya başladı. Ama anlayamadık. | Open Subtitles | لذا، فريقي بدأ بدراسة الوضع ولكن لم نستطيع معرفة السبب |
Hastanedeki hastalar değil, sokaktaki insanlar üzerinde çalışma yapmayı istedim. | TED | لم أهتم فقط بدراسة المرضى في المستشفيات، بل كل الناس. |
Ama immünohistolojik inceleme yapmam için iliği dondurmamız lazım. | Open Subtitles | لكن علينا تجميد النخاع قبل أن أقوم بدراسة نسيحية مناعية. |
Diğer kabileleri, kültürleri incelemek için uzun zaman harcıyorum. | Open Subtitles | قضيت الكثير من الوقت بدراسة القبائل الأخرى, و الثقافات الأخرى |
Darwin de yer solucanlarını yoğun ölçüde inceleyerek rahatlamak için bilardo odasına giderdi. | TED | كان داروين يذهب إلى غرفة البلياردو للاسترخاء بدراسة ديدان الأرض بشكل مكثف. |
Washington Üniversitesindeki Meltzoff 43 dakikalık bir bebeğin üzerine eğilmiş. | TED | ميلتزوف من جامعة واشنطن قام بدراسة مولوده عمرها 43 دقيقة. |
Dünya Sağlık Organizasyonu bu yıl yayınladıkları bir araştırma yaptılar. | TED | لقد قامت منظمة الصحة العالمية بدراسة كبيرة قد تم نشرها هذا العالم |
Peki ne yapılıyor? Bu kuşlar üzerine araştırma yapıyoruz. üzerine sinyal vericiler koyuyoruz. | TED | إذن فما الذي يتم فعله؟ حسنا، إننا نقوم بدراسة حول هذه الطيور، نقوم بوضع أجهزة إرسال عليها. |
Dilin kibar kullanımıyla ilgili uluslararası kuralları bile çalıştılar, ki ben araştırma başlayana kadar bu kuralların varlığından habersizdim. | TED | قاموا حتى بدراسة المبادئ العالمية للغة مهذبة، التي لم أكن أعرف عن وجودها فعلًا حتى حدث هذا البحث. |
Bu balıklar üzerinde çalışıyoruz. İlk öğrenmemiz gereken de onları nasıl idare edeceğimizdi. | TED | لقد قمنا بدراسة هذه الأسماك ولكن أولاً يجب أن نتعلم كيف يتم استزراعها |
Olay şu ki, Bayan Foster fotoğraflar üzerinde çalışırken paranın... | Open Subtitles | الأمر يا مدام فوست هو عندما قمنا بدراسة الصور اكتشفنا |
Her türlü süper özendirici şartlar içerisinde çocuk ve yetişkinleri incelemeye başladım ve her çalışmamda sorduğum soru şuydu; burada kim, neden başarılı olmuş? | TED | بدأت بدراسة الأطفال والكبار من خلال كل أنواع الوضعيات الصعبة وكان سؤالي في كل دراسة هو: من الأكثر كفاءة هنا ولماذا؟ |
Buraya da hapishane koşullarını incelemeye ve not almaya geldim. | Open Subtitles | و لقد جئت هنا ، لكى أقوم بدراسة الظروف و كتابة الملاحظات |
Darwin daha sonra benim alanımı, ekonomi çalışmaya başlıyor. | TED | ثم بدأ داروين بدراسة مجالي، الاقتصاد. |
13.000 kilometre boyunca, Hindistan'a, büyüleyici bir çalışma için yolculuk ettiler. | TED | كانوا قد سافروا مسافة 8000 ميلاً إلى الهند للقيام بدراسة رائعة. |
Genelde dondurma olaylarında olur. Bu yüzden de kemikler üzerinde histolojik inceleme yapıyorum. | Open Subtitles | ذلك يصاحب التجمد، ولهذا سأقوم بدراسة نسيجية للعظام. |
Biz asıl olarak, tanımadığınız birinin canını acıtırken verdiğiniz tepkiyi incelemek istedik. | Open Subtitles | إننا مهتمون بدراسة ردة فعلك حين تقوم بإيلام شخص لا تعرفه |
Böceklerin ısı, ışık, hava akımları ve besin türlerine karşı verdikleri cevapları inceleyerek onları yok edecek en etkin yolları saptıyoruz. | Open Subtitles | بدراسة كم حشرات ردّ على التغييرات في الضوء، درجة الحرارة، تيارات جوية، توفر غذاء، نحن يمكن أن نقرّر أفضل الطرق لإستئصالهم. |
Dolandırıcılık üzerine çalışma yapmak isteyen birileri olsa ne düşünürdün? | Open Subtitles | اسمع، كيف ستشعر إذا قام أحد بدراسة على لعبة الثقة؟ |
Kadavraları inceleyen bir anatomist olarak yaşamına devam etti. Türler arası benzer organları inceledi. | TED | وقد نجا ليقطّع الجثث كمشرّح، يقوم بدراسة الأعضاء المشتركة بين أنواع مختلفة |
Brad Myers adlı bu lisansüstü öğrencisi 1985 yılında bunu araştırmaya karar verdi. | TED | هذا طالب الدراسات العليا ويُدعى براد ماير، وقد قرر في عام 1985 أنه سيقوم بدراسة هذا الأمر. |
Beyin üzerinde MRI kullanarak çalışmalar yapıyor ve iddia ediyor ki bu şimdiye kadar tarattığı en güzel beyin. | TED | قام بدراسة الدماغ باستخدام التصوير بالرنين المغناطيسي ، ويدعي أن هذا هو أجمل دماغ قام بمسحه ضوئيا. |
Röntgenin yakaladığı yabancı parçacığı, inceleyecek kadar... ...dokuyu, ısı ve titreşimle sıvılaştıracağız. | Open Subtitles | الحرارة والإهتزاز ستعملان على إذابـة الأنسجة للسمــاح لنـا بدراسة أي جزيئـات خـارجية إلتقطتهـا الأشهة. |
dediler. Beynini inceledik ve onda da CTE olduğunu öğrendik. | TED | وقمنا بدراسة الدماغ، وتبين أنه بالفعل لديه إرتجاج في المخ. |