| Başka insanları öldürdü, doğrudan değil tabii ama avukat olarak yaptıkları buna sebep oldu. | Open Subtitles | سبق وقتل اناس اخرين ليس بشكل مباشر ولكن بدفاعه |
| Akıllı bir avukat, müvekkilini sorumluluğu reddetmesi konusunda yönlendirirdi. | Open Subtitles | المحامي الذكي يتمسك بدفاعه لمساعدة موكله في تجنب المسؤلية |
| Herr Rolfe, çok başarılı bir avukat, Almanya'da meydana gelen olayların sorumluluğunu paylaşması gereken. bir sürü insan olduğunu belirtti. | Open Subtitles | السيد (رولف)... بدفاعه بالغ المهارة... أكد على وجود آخرين... |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 