Eğer bunun için şimdiye kadar özür dilemediyse, ben onun yerine dilerim. | Open Subtitles | حسنًا إن لم يكن قد اعتذر عن ذلك دعني أعتذر بدلًا منه |
Keşke onun yerine sen ölseydin dedim ama sen yine de bir şey söylemedin. | Open Subtitles | قلتُ أنّي أملت لو متِّ بدلًا منه وما زلتِ لم تفصحي بشيء. |
Yaban mersinli kalmamış, onun yerine biraz domateş turşusu koydum. | Open Subtitles | لقد نفذ منا التوت الأزرق، لذا جلبت لك صلصة الطماطم بدلًا منه. |
Ama onun yerine senin elemanlar onunla buluşup kadını soydu. | Open Subtitles | إلا أنها تلاقت برجالك بدلًا منه وقمت بنهبها |
Ayrıca onun yerine neden bizimle konuştuğunuzu merak ediyorsunuz. | Open Subtitles | وأنت مُتعجب من مُحادثتك معنا بدلًا منه |
Şunları alıyorum onun yerine. | Open Subtitles | .سآخذ هذه بدلًا منه |
İtiraf edersen onun yerine benim asılışıma tanıklık edersin. | Open Subtitles | -إن اعترفتي، ستريني مشنوقًا بدلًا منه . |