Eğer bunu yaparsan bu adamı soğukkanlılıkla öldürürsen hayatını mahvedeceğini de biliyorum. | Open Subtitles | ...وأنا أعرف أنّكِ إن فعلتِ هذا ...إن قتلتِ ذلك الرجل بدماء باردة فذلك سيقتُلكِ |
Aynı St. Louis'de o kızı öldürdüğün gibi onları da soğukkanlılıkla öldürdün. | Open Subtitles | لقد قتلتهما بدماء باردة (مثل الفتاة في (سانت لويس |
Aaron Brenner adamı soğukkanlılıkla infaz etmiş Julie de bu cinayete tanık olmuş. | Open Subtitles | أعدمَ (أرون برينير) ذاك الرجل بدماء باردة شَهدت (جولي) جريمة القتل |
soğuk kanlılıkla 3.000 vatandaşımızı öldürdüler. | Open Subtitles | قتلوا 3 آلاف من مواطنينا بدماء باردة |
O çocuğu soğuk kanlılıkla vurdular! | Open Subtitles | إنهم أردوا فتى صغير بدماء باردة! |
O çocuğu soğuk kanlılıkla vurdular! | Open Subtitles | إنهم أردوا فتى صغير بدماء باردة! |
soğukkanlılıkla öldürüldü. | Open Subtitles | "فهذه جريمة تمت بدماء باردة ..." |
Dennis Abbott bir adamı soğukkanlılıkla öldürdü. | Open Subtitles | (دينيس أبت) قتل رجل بدماء باردة. |
dublin de soğuk kanlılıkla dört polis ve bir adamı öldürdü. | Open Subtitles | أنّـها قامت بقتل رجل بدماء باردة في "دوبلين"... بالإضافة لأربعة رجال من الشرطة. |
"soğuk kanlılıkla". | Open Subtitles | "بدماء باردة" |