Bulgular elitlerin kanıt olmadan kendi görüşlerini dayatmalarını engeller. | TED | الأدلة تمنع النخبة من أن تفرض وجهة النظر الخاصة بها بدون إثبات |
kanıt olmadan insanları ikna etmek zaman alacaktır. | Open Subtitles | سيستغرق وقتاً لإقناع الناس بدون إثبات |
Gerçektir gerçektir kanıt olmadan. | Open Subtitles | الحقيقة هي الحقيقة حتى بدون إثبات |
kanıt olmadan hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | لا يوجد شيء نستطيع فعله بدون إثبات |
Ama burada oturduğunuzun kanıtını görmeden... | Open Subtitles | لكن بدون إثبات ملكيّة السكن... |
Ama burada oturduğunuzun kanıtını görmeden... | Open Subtitles | لكن بدون إثبات ملكيّة السكن... |
Bayan Sharp, gerçek şu ki hiçbir kanıt olmadan kimin gerçeği söylediğine karar veremem. | Open Subtitles | آنسة "شارب" الحقيقة أنني بدون إثبات لن أستطيع معرفة الصادق بينكم |
Bayan Sharp, Gerçek şu ki ortada kanıt olmadan, kimin doğru söylediğini söleyemem. | Open Subtitles | آنسة "شارب" الحقيقة أنني بدون إثبات لن أستطيع معرفة الصادق بينكم |
Elimizde bebeğe ait bir kanıt olmadan hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | بدون إثبات للطفل، ليس لدينا شيء |
Neyi anlatalım? Elimizde bebeğe ait bir kanıt olmadan hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | بدون إثبات للطفل، ليس لدينا شيء |
Destek kanıt olmadan kesinleştiremeyiz. | Open Subtitles | لاإستنتاجات بدون إثبات |
- kanıt olmadan manşet olmaz. | Open Subtitles | ـ كلا، لا عنوان بدون إثبات |
Derek kanıt olmadan onu öldürmeyecektir. | Open Subtitles | -ديريك" لن يقتلها بدون إثبات" |