acımasız ve gaddardı. Acıma, haya yok. | Open Subtitles | .لقد كان قاسياً وجاهلاً .بدون رحمة ولا حياء |
Cani ve acıması olmayan bir tanrının yarattığı acımasız ve cani dünyayı. | Open Subtitles | قصة الآلهة القساة و بدون رحمة التي تصممت في عالم قاسي و لا يرحم |
Bu çevreci feministler, çevreyi korumak adına her şeyi yapabilecek acımasız suçlular. | Open Subtitles | هولاء البيئين هم مجرمون بدون رحمة الذي سوف لا يقف عند شئ لينقذ البيئة . |
Bizden genetik olarak üstün bir yapıya sahiptiler, ve acımasızca peşimize düşmüştüler. | Open Subtitles | هم كانوا متفوّقون جينياً وهم جاءوا ورائنا بدون رحمة |
Çok özür dilerim. Biliyorum, çok acımasızca. Ama son derece geçerli sebeplerim var. | Open Subtitles | الآن أنا آسف,أعلم أن ذلك ضغط بدون رحمة,ولكني أفعل ذلك للأسباب الصحيحة |
"Önlerindeki muma gözlerini dikti çocuklar. "Yavaşça ve acımasızca eriyişini seyrettiler. | Open Subtitles | ثبّت الأطفال أبصارهم نحو قطعة الشمع و شاهدوها تذوب ببطء و بدون رحمة |
Evet, iş konusunda acımasız olduğunu duyduk. | Open Subtitles | نعم، علمنا أنه كان بدون رحمة في أعماله. |
O zengin, kibar acımasız. | Open Subtitles | سيكون غنيا,و مهذب المنظر بدون رحمة |
acımasız olmamak adına insanları alandan çıkaralım. | Open Subtitles | و بدون رحمة دعونا نُخلي المنطقة |
Hayatta kalmam için acımasız olmam gerektiğini söyledin. | Open Subtitles | أنت تقول لي أن أكون بدون رحمة كي أنجو |
Hayatta kalmam için acımasız olmam gerektiğini söyledin. | Open Subtitles | أنت تقول لي أن أكون بدون رحمة كي أنجو |
Max, şimdi de ve bundan sonra da bu kadar acımasız olsak bile kendimizi diğerimizin yerine koyabiliyoruz. | Open Subtitles | لكن يا (ماكس)، بالرغم من أننا بدون رحمة بين الحين والآخر، حتى لأجل مصالحنا، نضع أنفسنا في المرتبة الثانية، |
acımasız, ve merhametsiz. | Open Subtitles | صعبة وقاسية بدون رحمة أو شفقة |
Sakin bir denizin, insanları, barınakları ve uzun kayıkları, amansız ve acımasızca yutarsa kimse başka bir facianın olup olmayacağı hakkında inandırıcı bir şey söyleyemez. Sakin kalabileceğinize de emin değilim. | TED | منذ اخذ البحر الذي كان هادئا, يبتلع البيوت والناس والمراكب الطويلة بدون رحمة وعلى حين غرة و لم يكن باستطاعة أحد أن يجزم بقدوم موجة اخرى لست متأكداً إذا كنت ستهدأ أيضاً |
acımasızca üzerine gitmek zorunda mısın? | Open Subtitles | هل عليك أن تطاردها هكذا بدون رحمة ؟ |
Ra'zaclar acımasızca öldürür. İşleri bu. | Open Subtitles | ان "راساك" يقتلون بدون رحمة هذا ما يفعلونه |
Creed acımasızca dayak yiyor! | Open Subtitles | قصف بابولو بدون رحمة |
1979'da Saddam kendini Irak başkanı ilan etti, acımasızca muhaliflerini, ...sadakatinden şüphe ettiklerini ve düşmanlarını yok etti. | Open Subtitles | في عام 1979م عين (صدام حسين) نفسه رئيس (العراق) واستأصل أعدائه بدون رحمة ورقى الذين عرضوا ولائهم |
Nasıl acımasızca onu dövdüğünü. | Open Subtitles | كيف انها تضربه بدون رحمة |
Ona ne kadar değer verdiğini söyledikten sonra seni acımasızca reddeden biriyle zaman geçirmeye zorlanmak. | Open Subtitles | ما هي الحالة، (جيس)؟ اجبرت على قضاء الوقت مع شخص ما و الذى رفضك بدون رحمة |