Bakalım hiç Yemek yemeden ne yapacaktım. | Open Subtitles | كما تعلم أن أرى إلى أي متى سأمضي بدون طعام |
Sadece bütün önemsediğim Yemek yemeden bir sonraki günü geçirebilmekti. | Open Subtitles | ..كنت فقط مهتمة أن أمضي ليوم أخر بدون طعام |
Saldırıya kalk, uyku ve dinlenme yok, sıcak yemek yok. | Open Subtitles | تستعد لهجوم كبير بدون راحة بدون نوم , بدون طعام ساخن |
Yiyecek yok! | Open Subtitles | بدون طعام! |
Günler zaten zor geçer. Yemek olmadan, daha da zor. | Open Subtitles | الأيام ستكون صعبة ..بدون طعام , لذا |
Bu zaman kadar yemeksiz idare ettiler. Bir on dakika daha bekleyebilirler. | Open Subtitles | بحقك ، لقد تحملوا كل هذا الوقت بدون طعام ماذا عن عشرة دقائق أخرى؟ |
Yemek yemeden, yavaşça yol alarak, yukarıdan gelecek olan bunun gibi nadir bulunan bir maden bekleyerek aylarca dayanabilirler. | Open Subtitles | قد يبقى بدون طعام لأشهر، يجوب قاع البحر منتظراً أن يجد طعاماً ما قد يندر توفره هناك كهذه الوليمة التي هبطت عليه من الأعلى. |
Aylarca Yemek yemeden yaşadığınızı düşünün. | Open Subtitles | الإمكانية العيش لمدة شهر بدون طعام |
Yemek yemeden nasıl hayatta kalabiliyor? | Open Subtitles | كيف بأمكانها أن تحيا بدون طعام |
150 km. yürü. Saldırıya kalk, uyku ve dinlenme yok, sıcak yemek yok. | Open Subtitles | تستعد لهجوم كبير بدون راحة بدون نوم , بدون طعام ساخن |
Yemek ve yatak 15 avro. Ama saat geç olduğu için yemek yok. | Open Subtitles | خمسة عشر يورو للسرير والغذاء لكنه في وقت متأخر، لذلك بدون طعام |
yemek yok, uyku yok | Open Subtitles | بدون طعام, بدون نوم |
Yemek olmadan da yapamam. | Open Subtitles | لا يُمكنني المُتابعة بدون طعام أيضاً |
Lütfen. Bu zaman kadar yemeksiz idare ettiler. | Open Subtitles | بحقك، لقد تحملوا كل هذا الوقت بدون طعام |
- Üç gün yemeksiz idare edebilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أكمل ثلاثة أيام بدون طعام |