İnsansız hava aracı hackleme programının pazarda ne kadar edeceğini fark etti. | Open Subtitles | أدرك كمْ سيكون قيّماً برنامج إختراق الطائرات بدون طيّار في السوق الحرّة. |
Evet, insansız hava aracı programının başkanı görüşmeyi kabul etti. | Open Subtitles | أجل، لقد وافق رئيس برنامج الطائرات بدون طيّار على الإجتماع بنا. |
Ne zaman araba bombası yerine insansız hava uçağı tarafından öldürüldüğünü farkettiniz? | Open Subtitles | متى أدركت أنّه قتل بواسطة طائرة بدون طيّار وليس في سيّارة مُفخخة؟ |
Ağırlığı ekleyince öyle bir drone'un 4ya da 5 millik bir menzili olmalı. | Open Subtitles | مع الوزن الزائد، فالطائرات بدون طيّار لديها مجال من 4 أو 5 أميال. |
İniş yapacak bütün hava araçları, kaçak bir dronumuz var. | Open Subtitles | الى كل الطائرات المتجهة الينا،هناك طائرة بدون طيّار خطرة |
Askeri insansız hava aracının New York üzerinde uçup bir adamı öldürmesi imkansız. | Open Subtitles | من المُستحيل أنّ طائرة عسكريّة بدون طيّار ستُحلّق فوق مدينة (نيويورك) وتقتل رجلاً. |
Özellikle, insansız hava araçlarına özel geliştirilmiş bir füze. | Open Subtitles | على وجه التحديد، نوع الصواريخ الذي يُنشر من مركبة جوية بدون طيّار. |
Bir cinayet. İnsansız hava aracı saldırısı. | Open Subtitles | جريمة قتلٍ، ضربة بواسطة طائرة بدون طيّار. |
Bu sabah havada kaç tane insansız hava aracı vardı | Open Subtitles | كمْ عدد الطائرات بدون طيّار التي كانت في الجو هذا الصباح؟ |
Evet, şimdi insansız hava aracı saldırısı ile ilgili hiçbir kanıtımız yok. | Open Subtitles | أجل، والآن ليس لدينا أيّ دليل على أنّ ضربة طائرة بدون طيّار قد حدثت على الإطلاق. |
Doğru olan şu ki, birçok insansız hava aracı kaybettik. | Open Subtitles | الحقيقة أننا فقدنا عدداً من الطائرات بدون طيّار. |
Ayrıca insansız ve içinde yüksek çözünürlüklü kamera barındıran bir balonumuz bile vardı. | Open Subtitles | قرّرنا صنع طائرة استطلاع بدون طيّار مزودة بكاميرا عالية التحديد أسفلها |
Altı ay içinde kendi insansız hava araçlarınızı ateşliyor olacaksınız. | Open Subtitles | جلّ ما ستحتاجانه هُو مصنع وستُطلقان طائراتكم القتاليّة بدون طيّار في غضون ستة أشهر. |
Bu tarz bir drone füzeleri, kamyonları ve evleri vuruyor değil mi? | Open Subtitles | حسناً، هذا اسم رائع. أهذا من نوع الطائرات بدون طيّار التي تُطلق صواريخ وتُفجّر الشاحنات، والمنازل، والأشياء؟ |
Patronun drone'ları sevmeyen insanlardan tehdit aldığınızı söylüyor, doğru mu? | Open Subtitles | قال رئيسك أنّك تستلم تهديداتٍ من الناس الذين لا يعشقون الطائرات بدون طيّار. |
Sakın bakanım, uzaktan kumandalı araçları gönderiyorlar. | Open Subtitles | سيّدتي الوزيرة، إنهم يرسلون المقاتلات بدون طيّار |
İmtiyazlı insansız hava araçları böyle düşünmeni istiyor. | Open Subtitles | هذا ما تُريدكِ أن تُفكّري به الطائرات بدون طيّار المُستقلّة. |
İnsansız hava aracının kendizi. | Open Subtitles | الطائرة بدون طيّار نفسها. |
Yeni Al yazılımı insansız hava araçlarına karar verme kapasitesi yükleyecek. | Open Subtitles | برنامج الذكاء الإصطناعي الجديد سيُعطي الطائرات بدون طيّار القدرة على إتخاذ القرار. |