İşsiz ve az yemekle idare eden kasaba çocukları kaçıyor. | Open Subtitles | بدون عمل وقليل من الطعام، فإن فتيان القرية قد رحلوا |
Eğer ben olmasaydım, burası bir intihar yüzünden kapanmış ve hepiniz işsiz kalmış olurdunuz. | Open Subtitles | إذا لم أكن موجوداً لكان هذا المكان قد أغلق بسبب حالة انتحار و لكنتم جميعاً بدون عمل |
İşsiz olduğumu söylemem yeterli, denemek istediğim için değil. | Open Subtitles | من الصحيح ان نقول انني بدون عمل لكن لا يعني انني لا اريد واحداً |
Hem karısı var, hem kız arkadaşı; hem de işi yok. | Open Subtitles | زوجة، و خليلة، و بدون عمل إنه فاسد للغاية |
Sadece etrafta yatıp, hiç çalışmayıp kafanda hiç bir dert olmayıp upuzun, gösterişli hippi saçların olacaktı! | Open Subtitles | فقط مستلقي في الأرجاء هنا بدون عمل. بدون أي اهتمام داخل رأسك... المليء بشعر "الهيبي" الفاخر الطويل! |
Hayatım boyunca işsiz bir videografikçi olarak kalsam da önemli değil. | Open Subtitles | أنا بخير لأنني سأكون مصور بدون عمل لبقية حياتي |
Bana olan borcunu ödemek için ne bir işin, ne de paran var. | Open Subtitles | الآن انت بدون عمل وليس معك نقود لتدفع لي ما عليك |
Donanma, Ödenek Komitesi'ne danışmadan hiçbir şeye 350 milyon dolar ödemez. | Open Subtitles | البحريه لن تنفق 350 مليون علي اي شيء بدون عمل موازنه في البدايه |
Alınmak yok, ama çalışma olmadan benim gibi eski bir kurdu geçebileceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | يا، أخّى، لا توجد أهانات. لكن بدون عمل. أنا لا أعتقد أنك تجتاز حتى رجل قديم مثلي. |
İşsiz kalmıştım. Parasız pulsuz. | Open Subtitles | اصبحت بدون عمل وبعدها بقتره قصيره بدون مال |
Eğer burayı satıp, beni işsiz bırakacaklarsa o zaman ben de o paradan biraz almalıyım. | Open Subtitles | اذا كانوا سيقومون ببيع هذا المكان ثم ياخذوا مالهم ويتركوني بدون عمل عندها يجب ان احصل على بعض المال , يارجل |
Seni sen yapan bütün o insanlar işsiz kalacak. | Open Subtitles | هؤلاء الأشخاص الذين صنعوك سيكونون جميعا بدون عمل |
İki çocuğu var, işsiz, emeklilik maaşı gitmiş. | Open Subtitles | طفلان, بدون عمل, وبدون معاش تقاعدي. المترجم: يقصد المعاش الخاص بألابوين على ما يبدو بأنهما يتيمان. |
O kadar basit olsa hepimiz işsiz kalırdık. | Open Subtitles | إذا كان الأمر بهذه البساطة لجلسنا جميعاً بدون عمل |
O zaman işsiz kalırdın ve kızına bakacak maddi bir imkanın olmazdı. | Open Subtitles | كلاّ، كنتِ ستبقين بدون عمل وآنذاك لن تستطيعي دعم ابنتك مادياً |
İşsiz olduğumu düşünmüştün ama düşündüğünden daha iyiyim. | Open Subtitles | لأنكِ فكرتِ بانني بدون عمل و لكني افضل بكثير عما فكرتِ به |
Karşındaki garip beklenildiği kadar başarılı olamamış, işsiz Yahudi çocuk seni seviyor. | Open Subtitles | هدا الغريب الدي لم يكمل دراسته و الطفل اليهودي بدون عمل |
Adamın ailesi yok, işi yok, arkadaşı yok, hiçbir şeyi yok. | Open Subtitles | بدون عائلة , بدون عمل , بدون أصدقاء , لا شيء ؟ |
İşsiz bir adam ama hâlâ bira alımını yönetiyor... | Open Subtitles | رجل بدون عمل و لكن ما زال قادرا على شراء بيرة |
Bana olan borcunu ödemek için ne bir işin, ne de paran var. | Open Subtitles | الآن انت بدون عمل وليس معك نقود لتدفع لي ما عليك |
Donanma, Ödenek Komitesi'ne danışmadan hiçbir şeye 350 milyon dolar ödemez. | Open Subtitles | حسنا اخبروني اين هو البحريه لن تنفق 350 مليون علي اي شيء بدون عمل موازنه في البدايه |
Bir kişi gün başından gün sonuna kadar bir şirkette sıkıcı çalışma olmadan nasıl bu kadar hızlı yükseliyor? | Open Subtitles | بدون عمل شاق يومياً في مؤسسة، كيف لأحدهم أن يرتقي بسرعة؟ |