Bir sorunlunun onu öldürmeden sorununu nasıl yok edebileceğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعرف كيفية إزالة اضطراب من شخص بدون قتله |
Erkek arkadaşıma, onu öldürmeden dokunamıyorum. Onun haricinde çok iyiyim. | Open Subtitles | لا استطيع لمس صديقي بدون قتله ما عدا ذلك انا بخير |
Bu kişinin yaptığı yalnızca Gavin'e Tanrı korkusunu aşılamayı istemek değil yani ama bunu onu öldürmeden nasıl yapacağını kesinlikle biliyor. | Open Subtitles | مما يعني أن ذلك الشخص لم يكن يرغب بإخافة غافين فحسب بل كان يعرف كيفية فعل ذلك بدون قتله |
Ve onu öldürmeden beni çıkarmanın tek yolu ayrılmaya karar vermem. | Open Subtitles | والسبيل الوحيد لإخراجي بدون قتله هو إذا قررتُ المغادرة من تلقاء نفسي |
onu öldürmeden beni çıkarmanın tek yolu ayrılmaya karar vermem. | Open Subtitles | والسبيل الوحيد لإخراجي بدون قتله هو إذا قررتُ المغادرة من تلقاء نفسي |
Beni onu öldürmeden öldüremezsiniz. | Open Subtitles | لا يمكنك قتلي، ليس بدون قتله معي. |
onu öldürmeden, olabilir. | Open Subtitles | بدون قتله ، ربما |