İş bittiğinde ve seni giydirdiğimizde yüzün ölü gibiydi, benzin atmıştı. | Open Subtitles | عندما انتهينا وكنا نلبس وجهك بدى وكأنه تم محوك |
Bakışları sanki önceden bildiği her şey yanlışmış gibiydi. | Open Subtitles | بدى وكأنه لا يستصوب كل ما عهده في حياته. |
Bir şey söylemek istiyor gibiydi. | Open Subtitles | بدى وكأنه يريد أن يخبرني بشيء ما |
Birisini arıyordu sanki. - Çok sorusu vardı. - Kimseyi aramadı, değil mi? | Open Subtitles | بدى وكأنه يبحث عن أحدهم كان لديه الكثر من الأسئلة |
Ama sanki işte iyi bir şeyler söylüyormuşsun gibiydi. | Open Subtitles | لن بدى وكأنه تعرفين تصلين لشيء جيد |
Acelesi var gibiydi. | Open Subtitles | بدى وكأنه في عجلة |
Can çekişen bir domuzbalığı gibiydi. | Open Subtitles | بدى وكأنه دلفين يحتضر |
Jackie, milletin bunu bu kadar büyütmesinin nedeni sanki hâlâ Kelso'ya karşı bir şeyler hissediyormuş gibi görünmenden. | Open Subtitles | جاكي) السبب الذي يجعل) الناس يضخمون الأمر لأن الأمر بدى وكأنه مازالت (لديك مشاعر نحو (كيلسو |