O boydaki bir savaşçı uzayın böyle derinliklerine kendi başına gelemez. | Open Subtitles | أى مقاتلة بذلك الحجم لا تستطيع أن تذهب الى هذا العمق فى الفضاء بنفسها |
- O boydaki aynalar kibre yol açar. | Open Subtitles | مرآة بذلك الحجم تكون مدعاةٌ للتكبر |
O boyuttaki silahlar yem için biraz riskli durmuyor mu? | Open Subtitles | ألا تُعد أسلحة بذلك الحجم خطرة قليلاً لكي تُستخدم كطُعم ؟ |
- O boyuttaki bir delikle yarım saat belki daha az zamanda havaları tükenecektir. | Open Subtitles | - , مع ثقب بذلك الحجم - فسينفذ الهواء لديهم خلال نصف ساعة أو اقل |
O kadar büyük bir köpekbalığı, bir tondan ağır gelebilir ve 90 kiloluk bir deniz aslanını bir öğün olarak yiyebilir. | Open Subtitles | قرش بذلك الحجم قد يزن أكثر من طن و يمكنه بسهولة إلتهام وجبة واحدة عبارة عن أسد بحر يزن 200 رطل |
Evet ama o kadar büyük bir şey için kimya mühendisi gerek. | Open Subtitles | نعم لكن لصنع شيء بذلك الحجم انت تحتاج الى مهندس كيميائي |
Bu boyuttaki bir uydu anteni binlerce mil uzağa yayın yapabilme özelliğine sahiptir. | Open Subtitles | صحن قمر صناعي بذلك الحجم يمكنه البثّ لآلاف الأميال |
bu kadar büyük olduğunu, yarattığı etkiden ve bıraktığı kraterden anlıyoruz. | TED | نعلم أنها كانت بذلك الحجم بسبب الأثر الذي سببته والفوهة التي خلفتها. |
Şirket bu büyüklükte bir vericiyi nereye saklamış olabilir? Bir şekilde bunu becerdiler. | Open Subtitles | لا أدري أين خبأت الشبكة شيئاً بذلك الحجم و لكنهم نجحوا في ذلك |
O boyuttaki bir gemi için birkaç yüz kişi olabilir. | Open Subtitles | سفينة بذلك الحجم ؟ بضعة مئات |
- O hızda giden bu kadar büyük bir tren yoluna çıkan her şeyi havaya uçurur. | Open Subtitles | قطارٌ بذلك الحجم و تلك السرعة سيُبخّر أيّ شيءٍ في طريقه |
Tamam, bu kadar büyük bir davada tüm kanıtların yasal yolla toplanması şart. | Open Subtitles | حسناً ، في قضية بذلك الحجم ينبغي أن يكون قد تم الحصول على جميع الأدلة بشكل قانوني |
Bu kadar büyük bir teknenin kaybolması güç. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} -من الصعب تفويت قارب بذلك الحجم . |
Alevler o kadar büyük değildi. | Open Subtitles | في الواقع كان الأمر حريقاً مسيطراً عليه و لم تكن النيران بذلك الحجم |
Şirket bu büyüklükte bir vericiyi nereye saklamış olabilir? Bir şekilde bunu becerdiler. | Open Subtitles | لا أدري أين خبأت الشبكة شيئاً بذلك الحجم و لكنهم نجحوا في ذلك |