Daha iyisi, Kafasına silah dayayın ve tecavüzle tehdit edin. | Open Subtitles | الأفضل أن نلصق مسدساً برأسها و نهدد باغتصابها |
Beni güldürmek için Kafasına geçirirdi. | Open Subtitles | لقد اعتادت ان ترتديه برأسها لتجعلني اضحك |
Bakın, resimde Kafasına saplanmış bir bıçak çizilmiş bu ürkütücü resim, dört yıl sonranın korkunç öngörüsü oldu. | Open Subtitles | يمكن رؤيتها هنا بسكين مطعونة برأسها امسكت عليها لمدة أربع سنين ثبتث عليها بشكل مخيف |
Kurtlar baldır kaslarına bayılır. Kafasında bir tane varsa, sizi temin ederim bacağında da bir tane vardır. | Open Subtitles | الديدان تحب عضلة الفخذ إن كانت لديها واحدة برأسها فأؤكد لكم أن لديها واحدة بساقها |
Kafasında dışarı çıkmak isteyen canlı bir şey olduğunu söyledi. | Open Subtitles | انها تقول أن هناك سلحفاة تطل برأسها للخارج. |
Her gece ona günümü anlatırken başını sallayıp ha bire "hıhı" der bana. | Open Subtitles | كل يوم عندما أخبرها بما جرى في يومي، تومئ برأسها وتعطيني الكثير من التجاهل. |
Kafasından neler geçtiğini bir Tanrı bir de kör şeytan bilir. | Open Subtitles | ان الله وحده, او الشيطان نفسه, يعلم ما يدور برأسها |
Aklından geçenleri asla tahmin etmeye çalışmadığını kendin söylemiştin. | Open Subtitles | ،لقد قلت بنفس لا تحوالي أن تخمنّي ما برأسها |
Şu anda tek istediğim Daphne'nin kafasının içinde neler olduğunu bilmek. | Open Subtitles | الآن، كل ما أريد فعله هو أن أعرف ما يدور برأسها |
Evet, adam onun kafasını uçurmuş... sonra vahşi yaşamın kasabaya gelmesine sebep olmuş. | Open Subtitles | . أجل ..إسمعوا ، الرجل أطاح برأسها إذا دعوا الحياة البرية تدخل المدينة |
Ambulans gerekiyor! Kafasına çok kötü darbe almış. | Open Subtitles | ،سوف تحتاج إلي سيارة إسعاف فلديها جرح برأسها خطير |
— Kafasına yapışık olan ölü bir cenin var. | Open Subtitles | ــ لديها جنين ميت متّصل برأسها ــ حقاً؟ |
Çocukken. Spor yaparken. Kafasına çok fazla top geldi. | Open Subtitles | و اصطدمت كرة القدم برأسها مرات عديدة - رجاءاً - |
Kafasına kurşun sıkmadan önce bir dakikan var. | Open Subtitles | أمامك دقيقة قبل أن أضع طلقة برأسها. |
Şimdi, herhangi bir şey ters giderse Leo, Kafasına iki mermi sıkar ve nehre atarım. | Open Subtitles | لو حدث مكروه يا "ليو" سأضع رصاصتان برأسها و ألقيها بالنهر ثم أقتلك |
Eğer kızın Kafasında neler olduğunu bulacak olursan ona fazladan bir yıl kazandırmış olursun. | Open Subtitles | ليس لأن هذا يهم لكن إن عالجت ما برأسها |
Ama demin Myra'yı, Kafasında bir mermiyle, bir sandalyede otururken gördün. | Open Subtitles | "لكن رأيت "مايرا تجلس على مقعد و هناك رصاصه برأسها |
Tanığın buna olumlu yanıt vermek adına başını salladığı kayıtlara geçirilsin. | Open Subtitles | اسمح للتسجيل بإلتقاط ان الشاهده قد اومأت برأسها والذى يشير الى انها موافقه ايجابيه |
Aynı zamanda, ormanda, eğrelti otları ve diğer zemin bitki örtüsüne ulaşmak için başını ağaçların arasına sokabilir. | Open Subtitles | تستطيع أيضاً الدفع برأسها بين أشجار الغابة للوصول إلي الجزوع والنباتات الأرضية الأخرى |
Dışişleri Bakanı'nın başını çarpması da işine geldi. | Open Subtitles | و من الملائم جداً أن الوزيرة أُصيبت برأسها |
Kafasından lagrange denklemi çözebiliyordu. | Open Subtitles | كانت تستطيع ان تحل معادلات لاغرانغ برأسها |