ويكيبيديا

    "برجر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • hamburger
        
    • burger
        
    • Berger
        
    • Burgers
        
    • çizburger
        
    • burgeri
        
    • Burgerleri
        
    • cheeseburger
        
    • Birger
        
    • burgerler
        
    • hamburgeri
        
    • köfte
        
    • biftek
        
    • burgerinden
        
    Bir fast-food dükkanında hamburger ısmarlıyordum. Herif onu yere düşürdü. Open Subtitles ذهبت لطلب ساندويتش برجر في مطعم الطلبات السريعة واكن هناك ذلك الرجل يسقط على الأرض
    Hesaplara göz attım, yılda 2000 hamburger siparişi yapılıyor. Open Subtitles نظرت إلى الأرقام. أنتِ تقدمين 2000 برجر لحم في العام
    Ona soya burger yaptım, ki et yediğimi zannedebilsin sonra midem bulandı. Open Subtitles اعددت برجر الصويا، لكي يعتقد بأنه يحصل على اللحم وانا اصاب بالغثيان
    Parlak kırmızı, Karmann Ghia marka bir otomobil aldı burger King'deki ilk işinden kazandığı parayla. TED اشترت سيارة كارمان جيا حمراء فاقعة بالمال الذي كسبته بالعمل في مطعم برجر كينج.
    Sıra sende, RJ Berger. Artık adam oldun. Open Subtitles صاحب فكرة ماكس باش إلى المسرح تفضل يا آر جي برجر لقد كنت رجلاً
    İnsanlar Dansçı Dan ve Paskalya Joe ile dalga geçiyor ama eğer park alanına işememeleri konusunda söz verirlerse Chubby's Burgers'ın onlara bedava yemek verdiğini biliyorum. Open Subtitles اذا ما كنت مشهورا في قرية صغيرة ؟ الناس يسخرون من دان الراقص و ايستر جو ولكنني متأكد من حقيقة ان مطعم تشابي برجر
    Bir hamburger almak için işsizlik çeki mi gerek, ha? Open Subtitles من لديه الرفاهية بطاقة الأئتمان عليك أن تدفع المال لتأخذ برجر هنا ؟
    Mide kanseriysen her gün hamburger ve kızarmış patates yemezsin. Open Subtitles و إذا كنت مصابا به فإنك لا تأكل ثلاث سندويتشات برجر مع البطاطا المقلية في اليوم الواحد
    Bayan, bir hamburger ve çikolatalı milk shake alabilir miyim acaba? Open Subtitles هل يمكنني أن أحصل على برجر ومخفوق حليب بالشكولاته ياأيتها السيده ؟
    Dövmeli bir çocuk hamburger almaya geldiğinde ona hamburgerini ver, telefon numaranı değil. Open Subtitles عندما يأتي رجل لدية وشم أعطيه برجر و لا تعطيه رقم هاتفكِ
    Doğruca mutfağa gidecek hamburger, kızarmış patates milk shake ve dondurma sipariş edeceğiz. Open Subtitles و سنذهب مباشرة للمطبخ و سنطلب برجر و بطاطس مقلية و ميلك شيك و آيس كريم صانداي
    Kim bilir kaç kez buradaki masalara oturup gözlerimin içine bakarak hamburger ve kızartma söyledi. Open Subtitles من يعلم كم عدد الأوقات التى جلس فيها في أحد هذه الأكشاك ونظر إليّ و طلب برجر وبطاطس مقليه
    Neden 29 sente en büyük boy içecek ve 99 sente çift köfteli burger alabiliyoruz? TED لماذا يمكننا الحصول على جرعات كبيرة بتسعو وعشرون سنتا فقط و شطيرة برجر بطبقتين بتسعة وتسعين سنتاً؟
    Altı kuzu burger, dört şiş kebap... garnitür olarakta kuskus... ve iki süt. Open Subtitles هذا ستة برجر من الضان او شيش كباب وطلب جانبى من الكوس كوس اثنين من الحليب.
    Çoğu insan kardeşleriyle Şükran Günü'nde, kolejdeki oda arkadaşlarıyla kolej toplantılarında, Joey'le de burger King'de görüşebiliyor. Open Subtitles الكثير من الناس يرون اخواتهم في عيد الشكر ورفقاء سكنهم في لم الشمل وجوي في برجر كنج
    Ben RJ Berger, ve hayatımın gezisini yapıyorum. Open Subtitles إسمي آر جي برجر وأنا أحظى بأفضل قيادة في حياتي
    Beni manipule ettiğini düşünürdüm, Jenny Swanson. Göründüğümden daha akıllıyım, RJ Berger. Open Subtitles سأظن انك تلاعبين بي "جيني سوانسون" انا اذكى مما ابدو "ارجي برجر"
    Düzeltiyorum, benim doğum günü adamıma gidiyor. RJ Berger. Open Subtitles تصحيح، عيد ميلاد رجلي آر جي برجر
    Çarşamba geceleri Beltway Burgers'a 99 model Miata'm ile gitmeye sosyal hayatım olarak bakılabilir. Open Subtitles قياده سيارتى ال مياتا 99 الى برجر بلتواى مساء الأربعاء وهو ما يحتسب فى حياتى الاجتماعيه
    Annene kaba davranma. Daha şimdi çizburger aldı sana. Open Subtitles لاتكن وقحاً مع أمك، لقد اشترت لك برجر بالجبنة قبل قليل
    Bir Top Notch'a asla gelmeyeceğime yemin etmiştim ama Jalapeño burgeri ve Islak Kızartmalar arasında kaldım. Open Subtitles وها أنا أتناول برجر الهالابينو والبطاطس المقلية
    Bunu Bobby'nin Burgerleri'nde gözlerim kapalı şekilde etrafımda dönerken çekmiştim. Open Subtitles أنا التقطت هذه في برجر بوبي على موبايلي بينما كنتُ ادور في حلقات
    Bir cheeseburger yesene. Open Subtitles لم لا تأكلين برجر بالجينة بطاطس .. هذا أفضل لك إنها وجبة
    Senin için Lars Birger ve diğerlerinden daha değerli miyim? Open Subtitles هل أنا مهم بالنسبة لكِ أكثر من لارس برجر و البقية?
    Doğum günü haftam, yağlı burgerler, kara fatmalarla istila edilmiş motel ve iki dolarlık şarap şişesi. Open Subtitles كان عيدميلادي في العطلة، تناولنا برجر بالجبن في نزل مع نبيذ إيطالي بدولاران
    Bir daha kocaman, sulu bir hamburgeri ısırdığınızda ya da bir tabak spagettiye yumulduğunuzda içinde ekstra bir malzeme olacak. Open Subtitles المرة القادمة حين تأخذون قضمة من برجر كبير وغني أو تأكلون من طبق إسباغيتي، سيكون هناك شيء إضافي خاص،
    Hani yağmur yağmıştı da, annemle ikisi mutfağa girip bir tavayla 100 köfte pişirmişlerdi? Open Subtitles وامطرت السماء فجأة فدخل ابي وامي الى المطبخ وقاما بعمل 100قطعة برجر بمقلاة واحدة
    - Brokolili biftek. İki karides soslu brokolili biftek. Open Subtitles اثنان برجر مع بروكلي و الربيان
    Kendi Fanny's burgerinden yemeyeli ne kadar zaman oldu? Open Subtitles منذ متى وأنت تملك واحداً من مطاعم (فانيز برجر) تلك ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد