| Eğer bu melezler bağlantılıysa benim de yazılmasına yardım ettiğim bir program tarafından kontrol ediliyorlar. | Open Subtitles | لو كان أولئك المهجنون مترابطون فإنهم يعملون من خلال برمجية ساعدت أنا على صياغتها |
| Kernel program grubu tarafından gizlenmiş bir çok şekilli solucan. | Open Subtitles | دودة متعددة الأشكال مخبأة بحزمة برمجية نواتية. |
| Büro'nun yazılımını kullanırken yakalanırsam senin adını veririm. | Open Subtitles | إذا استخدمت برمجية المكتب وتم الإمساك بي, فسأعطيهم اسمك |
| Tüm bunlar Ana'nın yazılımını kullanmaya çalıştığınızda oldu. | Open Subtitles | هذا ما سيظهر عندما تقوم بإستخدام برمجية " آنا " الآن |
| Ekibine mühendislik için daha iyi tasarım sağlayan bir yazılım dizayn etti. | TED | لقد صممت أداة برمجية تسمح لفريقها بتصميم أفضل أنظمة الطاقة للهندسة. |
| Yani siz işinizde yazılım kullanıyorsanız... iyi destek istersiniz. | Open Subtitles | لذلك ان كنت تستخدم اي برمجية في عملك وترغب بدعم جيد |
| Bir virüs yaratmak için hackleyebileceğim bir program. | Open Subtitles | برمجية يمكنني اختراقها... لكي أبني فيروساً |
| Schultze, kütüphanelerdeki sistemden otomatik olarak veri çekebilen bir program geliştirmişti bile. | Open Subtitles | كان شولتز قد طوّر مسبقًا برمجية يمكّنها تنزيل وثائق PACER تلقائيا من المكتبات التجريبية |
| program yazmak için gerekli olan kodların bulunduğu sabit disk ama sorun değil. | Open Subtitles | إنه قرص صلب يحوي تعليمات برمجية |
| yazılım danışma şirketiyiz ama bu müşteriye son teknoloji bulut sistemi yazılımını yayması için belirli bir program becerisi bulamadık. | TED | نحن شركة استشارات للبرمجة ولم نجد مهارة برمجية محددة لتساعد هذا العميل لاستخدام نظام سحابي متطور عن بعد (Clouding) . |
| Biz insanları "Yaşam 2.0" olarak tahayyül ediyorum çünkü öğrenebiliyoruz bilgisayar diliyle konuşursak beynimize yeni bir program kurmak ile kıyaslanabilir, diller ve iş becerileri gibi. | TED | وأعتقد بأننا نحن البشر نمثل "الحياة 2.0" لأننا نستطيع التعلم، وإذا ما تحدثنا عنه بهوس علمي فقد ننظر له وكأنه تثبيت برمجية جديدة داخل عقولنا مثل اللغات ومهارات العمل. |
| Bildiğim her ses yazılımını bunun üstünde kullandım. | Open Subtitles | لقد وضعت كل برمجية صوتية لي |
| Haklı esaslı bir mevkiye sahipti çünkü bu harika yazılım bizimdi. | Open Subtitles | و شغلت حيز اساسي لاننا امتلكنا هكذا برمجية |
| Şimdi benim gen haritamın çıkarılmış ve bir yazılıma yüklenmiş olduğunu varsayalım. Aynı şekilde üçüncü kuzenimin gen haritası da orada olsun. Bu ikisini kıyaslayıp aralarındaki ilişkileri belirleyebilecek bir yazılım olduğunu da farzedelim. Olmayacak birşey değil. | TED | لكن تخيلوا إن كان جينومي غير محدد، في برمجيات، وجينوم قريب من الدرجة الثالثة موجود كذلك هناك، ويوجد هناك برمجية يمكنها مقارنة هذين الإثنين وإجراء كل هذه الروابط. ليس من الصعب تخيل ذلك. |
| Ayrıca Drop-seq deneylerindeki veriyi analiz etmek için her bilim insanının kullanabileceği bir yazılım hazırladık. Bu yazılım da bedava ve web sitemizden son iki yılda 30.000 kez indirildi. | TED | صُغنا برمجية يمكن لأي عالم أن يستخدمها لتحليل البيانات من تجارب تسلسل القطرات. وهذه البرمجية مجانية أيضًا، وتم تحميلها من موقعنا الإلكتروني 30000 مرة في السنتين الماضيتين. |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 