Bizim için utanç kaynağı. Artist olduğunu söylüyor ama... bizler basit işçileriz. | Open Subtitles | إنها ممثلة وتخجل أن تكشف للناس عن عائلتها لأننا أناس بسطاء |
Bizler kardeşlik ve barış içinde yaşamak isteyen, sevdiklerini bağrına basan, çocuklarına tanrının ve doğrunun yolunu öğretmeye çalışan basit insanlarız. | Open Subtitles | إننا لم نسع لهذا الصراع إننا أناس بسطاء إننا نسعى فقط للعيش فى أخوة و سلام |
-Ama baba... ... basitdeğeryargılarıolan basit insanlarız biz. | Open Subtitles | ولكننا أناس بسطاء يا أبي ونتحلى بقيم بسيطة |
Onlar genç yaşlı sıradan köylülerden oluşuyordu Yerli Kabilelerin en önemli savaşçıları olan YAQUI'ler bu tüm değişimlere karşı koymak için kararlıydılar. | Open Subtitles | كانوا قرويين بسطاء قسموا ما بين القديم و الجديد و الياكي أقوى القبائل الهندية المحبة للحروب عزمت على مقاومة أي تغيير |
Büyük ya da küçük, zeki ya da saf, tüylü ya da kürklü... | Open Subtitles | كبار او صغار, اذكياء ام بسطاء ذوي فرو ام ذوي ريش |
Öngörülebilirsin. | Open Subtitles | إنّكم بسطاء |
Sadece basit insanlar kaldı, çiftçiler ve balıkçılar. | Open Subtitles | ما بقي منا فقط رجال بسطاء مزارعون وصيادو السمك |
Ram Phajan daha dün siz zenginlerle Konuşmanın o kadar basit olmadığını Söylemişti | Open Subtitles | رام بهاجان كان يقول البارحه انكم اغنياء و لكن بسطاء المعشر |
Bak, onlar basit insanlar. Bunlar onlara hiç birşey ifade etmeyecekti. | Open Subtitles | إنظروا , إولاء أناس بسطاء هذه الأشياء , لن تعني الكثير بالنسبه لهم |
Kusura bakmayın doktor. Bizler basit insanlarız. | Open Subtitles | أسمح لي يا دكتور، فكما ترى، في بلدي نحن بسطاء |
basit insanların arasında yaşıyoruz. | Open Subtitles | إنه يمكن أن يكون مربكا للغاية للزبائن نحن نعيش بين اناس بسطاء |
- yani, konuşabilecek biri gibi. - Onlar basit insanlar. | Open Subtitles | أحد ما لكي أكلمه - لقد كانوا أناس بسطاء - |
Hatırlatırım, ben basit bir çiftçi aileden geliyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تعلمي بأني قدمت من عائلة فلاحين بسطاء |
Bizler, ülkenin insanları yabancılara karşı büyük sevgisi olmayan basit insanlarız. | Open Subtitles | نحن أصحاب الأرض ناس بسطاء لا نحب الغرباء |
Kimseyi incitmemiş basit köylülerdi. | Open Subtitles | مجرد قروين بسطاء لم يُؤذوا أحد |
O halktan basit bir kız ve gene de sana yüz vermiyor. | Open Subtitles | وهي من بسطاء الشعب. ولا تعيرك اهتمامها. |
Bunlar basit insanlar, Henry, fakir insanlar. | Open Subtitles | هؤلاء هم أناس بسطاء يا " هنرى " ، مساكين |
basit insanlar, ama iyi çiftçiler ve adil tüccarlardır. | Open Subtitles | بسطاء لكن مزارعين جيدين وتجّار عادلين. |
Bu, gücü onlardan alıp senin benim gibi sıradan insanlara vermek demek. | Open Subtitles | إنّه يتنزع السلطة منهم ليحصل عليها أشخاصٌ بسطاء مثلي ومثلك |
..halkı oyuncuların da sıradan insanlar olduğuna inandırmaya çalışırlar. | Open Subtitles | أؤكد للجمهور أن الممثلين... والممثلات مجرد ناس بسطاء... |
Kesinlikle saf bunlar. 'Son Çağrı' diye birşey duymamışlar. | Open Subtitles | بالتأكيد أناس بسطاء لم يسمعوا أبداً عن النداء الأخير |
- Öngörülebilirsin. | Open Subtitles | -إنّكم بسطاء |