Şu anda bir kulüp evi - Bütün erkekler aynısınız! Önce bir kurabiye alır, sonra giyimimi, ...ve yemeklerimi eleştirirsiniz! | Open Subtitles | جميع الرجال متشابهون، في البداية تأخذون بسكويتة ثم تنتقدون |
Kızım için kurabiye istiyorum. Hangisinden alayım tatlım? | Open Subtitles | أريد بسكويتة من أجل ابنتي كيف تودينها يا عزيزتي؟ |
Müşterilerin sadece bir tane kurabiye alabilmek için yarım saat bekledikleri doğru mu? | Open Subtitles | هل من الحقيقي أن الزبائن تنتظر في الطوابير لما يقرب من النصف الساعة من أجل بسكويتة واحدة؟ |
Aslına bakarsan 3 etli bisküvi olsun. | Open Subtitles | و واحد ولا أقولك جب ثلاث بسكويتة لحم بقر |
- Deneysel kraker? | Open Subtitles | بسكويتة تجريبية؟ |
Seni içeri tıkmayacağım, ama bana bir kurabiye vermezsen tıkarım! | Open Subtitles | لن أقبض عليكِ ولكني سأفعل إذا لم تعطيني بسكويتة |
Biz gidiyoruz, sana kurabiye almamı ister misin? | Open Subtitles | حسناً، لنذهب يا عزيزي أتريد بسكويتة أخرى ؟ |
İçeri girip 12 tuzlu kurabiyeli hamburger 12 kajun baharatlı etsiz tavuklu kurabiye bir tane de... | Open Subtitles | أريدك أن تدخل وتطلب 12 بسكويتة لحم خنزير محلي 12 بسكويتة دجاج فيليه كاجون |
O kadar hareket etmelerine rağmen onlara tam kurabiye vermek çok mu zor? | Open Subtitles | مع كل التمارين التي يحصلون عليها هل سيقتلك لو أعطيتيهم بسكويتة كاملة؟ |
Tamam gidelim tatlım. Başka bir kurabiye ister misin? | Open Subtitles | حسنا،لنذهب يا عزيزي اتريد بسكويتة اخرى؟ |
Yarısı pişmiş bir kurabiye. | Open Subtitles | أوه.. انتِ بسكويتة نصف مخبوزة. |
Biraz kurabiye versemde mi? | Open Subtitles | أيلزمنـي إعطـاؤك بسكويتة الآن ؟ |
- Banyo yapmak istemiyorum! Tam kurabiye istiyorum! | Open Subtitles | لا أريد أن أستحم أريد بسكويتة كاملة |
kurabiye istiyorum! Tam kurabiye istiyorum! | Open Subtitles | بسكويتة كاملة أريد بسكويتة كاملة |
Yarım kurabiye istemiyorum! Tam kurabiye istiyorum! | Open Subtitles | لا أريد نصف بسكويتة أريد بسكويتة كاملة |
- Bir bisküvi daha al canım. - Hayır, sağolun. | Open Subtitles | تناولى بسكويتة أخرى يا عزيزتى لا, شكرا |
Bunu Bayan Marie'ye götür, sana bisküvi verecek. | Open Subtitles | خذ هذه إلى السيدة ماري ستعطيك بسكويتة |
Ufak bi bisküvi bile alamazmıyım? | Open Subtitles | هل يمكننى تناول بسكويتة واحدة؟ |
Biri bana kraker versin. | Open Subtitles | فليعطيني أحدكم بسكويتة |
Bu uzayda aslında bizler, Alice gibi Red Queen'in karşısında, aynaya doğru bakıyoruz ve susuzluğumuzu gidermek için kraker sunuluyor. | Open Subtitles | هذا الفضاء حيثُ يُمكِن أن نكون كلّنا مثل (أليس - أليس في بلاد العجائب) من خلال الزّجاج نقف أمام الملكة الحمراء ويُعرض علينا بسكويتة لإطفاء عطشنا. |
Marge, krakerin üstüne sürülmüş fıstık ezmen harikaydı. | Open Subtitles | {\pos(190,200)} معدل زبدة الفول السوداني في كل بسكويتة كان في محله |