ويكيبيديا

    "بسلة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sepet
        
    • çöp
        
    • Bezelye
        
    • sepetle
        
    Evine bir sepet domatesle gelen erkek ne bekliyor olabilir? Open Subtitles عندما يأتي رجلاً بسلة طماطم، ماذا ينتظر؟
    Eski ortağım bir sepet malla evime geldi bende ahlaki değerler açısından ihbar ettim. Open Subtitles أنّ زميلك السابق حدث أن توقف عندك بسلة من الأشياء الجيدة
    Hatta babamı sepet içinde bizim kapıya bıraktıklarını sanıyorum. Open Subtitles ولو لم يكن ما ساقوله مستحيل بيولوجيا لاقسمت ان ابي قد تم تركه بسلة على عتبة دارنا ها ايها الحقيبه اترى مهندس صوت برنامجي؟
    Üzerinde çalışmaktan vazgeçtim. Sayfayı çöp kutusuna attım. Open Subtitles لذا توقفت عن العمل عليها، وألقيتها بسلة المهملات.
    Annesi dişiliğini keşfedince çöp kutusuna atılan bir bebek. Open Subtitles طفل رضيع مرمي بسلة المهملات و امه تبحث عن شيء مثير
    Annem kendimi hasta hissettiğimde bana Bezelye çorbası... Open Subtitles أمى كانت تعتاد أن تغذينى ...بشوربة بسلة عندما كنت أشعر
    Bezelye ekledim. Evet, Bezelye. Open Subtitles اضفت بسلة نعم بسلة
    Bir arabanın hasır sepetle kaldırılabileceği kimin aklına gelirdi? Open Subtitles ما كان ليظن أنك تستطيع أن ترفع سيارة بسلة من الأغصان؟
    Ben de kibarca Helen'ın koca bir sepet dolusu tatlıyla gelmesini bekliyordum. Open Subtitles كنت أنتظر " هيلين " بلطف لتظهر في منزلي بسلة كبيرة تحمل شيئاَ لذيذاَ
    Nick ve Tug da bir sepet içinde kapısının önünde bırakılmıştı. Open Subtitles و " نيك " و " تاج " عُثروا بسلة . أمام منزله
    Doğru gördün. Ofisine bir sepet kedi yavrusuyla birlikte girdim. Open Subtitles هذا صحيح.أتيت إلى مكتبك بسلة من القطط
    [Yetişkinlere yönelik dil içerir. İzleyicinin bilgisine sunulur.] Milattan önce 800 yılına gitseydik Yunanistan'da, işlerinde başarısız olmuş tüccarların pazarda kafalarına sepet geçirilip oturtulduklarını görürdük. TED ''هذا الحديث يحتوي على لغة للناضجين ينصح بتحفظ المشاهدين '' اذا عدنا بالزمن للوراء لسنة 800 قبل الميلاد إلى اليونان، سنرى التجار الذين فشلوا في مشاريعهم التجارية يجبرون على الجلوس في السوق بسلة فوق رؤوسهم
    Ve lütfen muz kabuklarını yatak odasındaki çöp kutusuna atma. Open Subtitles ورجاءً لا تلقي قشر الموز بسلة مهملات غرفة النوم
    Odasına gittim, çöp kutusunda biraz kıl buldum. Open Subtitles قصدت غرفته ووجدت بعض الشعر بسلة المهملات.
    Tatlım, nasıl yani? Bir çöp kutusunun içinde mi yaşıyor? Open Subtitles مالذي تعنيه أنه يعيش بسلة المهملات عزيزتي ؟
    Ben küçükken pencereden baktığımda yemin ederim UFO görmüştüm ışığı çöp tenekesine vuran bir uzay gemisi de olabilirdi. Open Subtitles تعرفين، عندما كنت صغيرة نظرت خارج نافذتي، وأقسم لك رأيت صحن طائر يقذف بسلة مهملاتنا
    - Bezelye ekledim. Open Subtitles نعم بسلة
    Bir numaralı sepetle teklifleri almaya başlıyoruz. Open Subtitles بينما نفتتح المزاد بسلة النزهة رقم واحد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد