Gelecek hakkında düşünmenin ilk yolu, şu an hakkında bilgi sahibi olmaktır. | TED | الامر الاول للتفكير بشأن المستقبل هو ان نعرف حول الحاضر. |
Gelecek hakkında endişelenmek için daha az zaman harcayıp şimdiye daha fazla zaman ayırmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تقضي وقتاً أقل في القلق بشأن المستقبل وأكثر بشأن الحاضر. |
Savaşıp shinobi tekniklerimizi karşılaştırır oturup Gelecek hakkında konuşurduk. | Open Subtitles | كنا نتناوش و نقارن حركات الشينوبي خاصّتنا .. أو نتحدّث بشأن المستقبل |
Galiba gelecek için endişelenmek insanın doğasında var. | Open Subtitles | أعتقد أن القلق بشأن المستقبل من طبيعة البشر |
Ve uzun zamandır ilk kez gelecek için çok heyecanlıyız. | Open Subtitles | و للمرة الأول منذ وقتٍ طويل نحن في قمة الحماسة بشأن المستقبل |
Bunu, henüz çocuğu olmayan ama olduğunda Gelecekle ilgili daha az endişelenmek isteyen biri olarak söylüyorum. | TED | وأقول ذلك كشخص ليس لديه أطفال بعد لكنني أرغب أن يكون قلقي أقل قليلًا بشأن المستقبل عندما أصبح والدًا. |
Nihayet güzel, pervasız bir kız buldum. geleceği dert etmiyor. | Open Subtitles | أخيراً وجدت فتاة جميلة سعيدة غير مبالية بشأن المستقبل |
Michael, bir insanın hayatında geldiği belli bir nokta vardır,... ki belki de şu an sen o noktadasın,... Gelecek hakkında düşünmek sıkıntı yaratmaz artık o noktada. | Open Subtitles | ...مايكل، تأتي لحظة في حياة الرجل ...وربما هذه هي اللحظة بالنسبة لك حين تبداء في التفكير بشأن المستقبل |
- Ama haksız olduğun bir nokta var. Gelecek hakkında. | Open Subtitles | بشأن المستقبل ليس لديك أي فكره |
Hayır, ihtiyacın olanın, Gelecek hakkında düşünmemek olduğunu söyleyecektim. | Open Subtitles | .... كلا ، كنت سأقول بإنك ِ تحتاجين ِ لـ ألا تقلقي بشأن المستقبل |
Seninle Gelecek hakkında konuşmak istiyor. | Open Subtitles | يريد أن يتحدث معك بشأن المستقبل |
Ve Gelecek hakkında, umutlu düşünmemi sağladılar. | Open Subtitles | وقد جعلوني أشعر بالتفاول بشأن المستقبل |
Ama Gelecek hakkında endişeliyim. | Open Subtitles | و لكني قلق بشأن المستقبل |
Gelecek hakkında endişeli değildim. | Open Subtitles | لم أكن قلقة بشأن المستقبل. |
Artık Gelecek hakkında konuşalım. | Open Subtitles | فلنتحدث بشأن المستقبل |
Hayatını şimdi yaşamak, gelecek için endişelenmekten çok daha mantıklı. | Open Subtitles | عيش حياتكِ بالوقت الراهن تكون أكثر منطقيّة من القلق بشأن المستقبل. |
Lütfen kimsenin tahmin edemeyeceği bir gelecek için üzme kendini. | Open Subtitles | أرجوك, لا تقلقي نفسك بشأن المستقبل لا أحد منا يمكنه التنبؤ. |
gelecek için çok heyecanlıyım, umarım siz de öylesinizdir! | Open Subtitles | وأنا متحمس للغاية بشأن المستقبل وأتمنى أنكم أيضًا كذلك |
gelecek için çok heyecanlıyım, umarım siz de öylesinizdir! | Open Subtitles | وأنا متحمس للغاية بشأن المستقبل وأتمنى أنكم أيضًا كذلك |
Gelecekle ilgili kötü haberler duymaktan artık sıkıldım. | Open Subtitles | لم أتعب من شيء عدا الأخبار السيّئة بشأن المستقبل |
Gelecekle ilgili endişe duymuyorum. Sadece önümdekiyle. | Open Subtitles | لا أقلق بشأن المستقبل, بل بما أراه أمامي فقط. |
Bence geçmişi bırakıp geleceği ile ilgili düşünmeye başlaması lazım. | Open Subtitles | أعتقد أنة يجب أن يكف عن القلق بشأن الماضي ويبدء بالتفكير أكثر بشأن المستقبل. |