Lane bir oğlunuz olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لين حكى لنا انك رزقت بصبي صغير |
Bir oğlunuz oldu. Eşiniz gayet iyi. | Open Subtitles | لقد رُزقت بصبي زوجتك على ما يرام |
Efendim, bir oğlunuz oldu. | Open Subtitles | مولاي! لقد رُزقت بصبي |
O yüzden Oğlumuz var. | Open Subtitles | حسناً, هذا هو سبب أنّنا رُزقنا بصبي. |
Oğlumuz olacak! | Open Subtitles | سنرزق بصبي - سنرزق بصبي - |
Bana istediğini yap beni ör et ya da istersen sağır fakat çok geç olmadan bana bir oğul ver. | Open Subtitles | أفعل كما تشاء معي أجعلني مكفوفة أو صماء إذا أردت لكن أرزقني بصبي قبل فوات الأوان |
Bana istediğini yap beni ör et ya da istersen sağır fakat çok geç olmadan bana bir oğul ver. | Open Subtitles | أفعل كما تشاء معي أجعلني مكفوفة أو صماء إذا أردت لكن أرزقني بصبي قبل فوات الأوان |
Gamora'ya yaptıkları gibi o da görmezden gelinecek, bir kenara atılacak ya da yerine bir erkek geçecek tıpkı Black Widow gibi. | TED | فهذا لا يهم. سوف يتم تجاهلها مثل غامورا أو حذفها واستبدالها بصبي |
Bir oğlunuz oldu Bay Williams. | Open Subtitles | رزقت بصبي سيد "ويليامز". |
Bir Oğlumuz olacak! | Open Subtitles | - سنحظى بصبي ! - حسناً ! |
Oğlumuz olacak. | Open Subtitles | سنرزق بصبي |
Oğlumuz olacak. | Open Subtitles | سنرزق بصبي |
Oğlumuz olacak. | Open Subtitles | سنرزق بصبي |
Frey, efendimiz bana bir oğul bahşet. | Open Subtitles | (فراي) - فراي)، إلهي) - أرزقني بصبي |
Frey, efendimiz bana bir oğul bahşet. | Open Subtitles | (فراي) - فراي)، إلهي) - أرزقني بصبي |
Sippel şehir dışında, 14 yaşında bir erkek çocuğa tacizden dolayı 10 yıl hapis yattı. | Open Subtitles | أَمضى سيبيل 10 سنوات في السِجن للتحرُّش بصبي في عُمر الرابعة عشَر في شمال الولايَة |