En son onlardan içtiğimde sanat tarihi dersimdeki bir kızla çıkmayı kabul etmiştim. | Open Subtitles | عندما تناولت واحداً من هذه في المرة الأخيرة وافقت على الخروج بصحبة فتاة |
bir kızla beraberken, bana kesinlikle bir şey olmuyor. | Open Subtitles | حينما أكون بصحبة فتاة لا أشعر بأي شيء مطلقاً |
Karımı sevip, özünde kendine sadık olsam da güzel bir kızla birlikte olmak hala hoşuma gider. | Open Subtitles | على الرغم من حبي لزوجتي وأنا في الأساس مخلص, لازال بإمكاني الاستمتاع بصحبة فتاة جميلة. |
Bak Drew, bir kız ile birlikte olmak istesem olurdum. | Open Subtitles | يا (درو)، إن أردت أكون بصحبة فتاة لفعلت |
Bakın, saat gece on buçuk, cazibeli bir kadınla yalnızım, ama gece benim için bitti. | Open Subtitles | انظري الي، ها أنا بصحبة فتاة جميلة في العاشرة والنصف بالنسبة لي الليل قد انتهى |
Bilgin olsun, öyle bir kızla sevişmenin homoluk olmadığına emin değilim. | Open Subtitles | أتعرف,مع خروجك بصحبة فتاة مثلها فأنا لست متأكدا أن هذا ليس شذوذا |
bir kızla çıkıyordum seni seviyorum dedim işte kıza o da emin olmadığını söyledi. | Open Subtitles | كنتُ بصحبة فتاة ما و قلتُ لها أني أحبها و قالت أنها لم تكن متأكدة |
Midem aynı lisedeyken babam beni bir kızla yakaladığı zamanki gibi. | Open Subtitles | شعور معدتي مثل... عندما أمسك بي والدي بصحبة فتاة في المدرسة الثانوية |
Katil ölü bir kızla mı dolaşıyor? | Open Subtitles | الجانى يسافر بصحبة فتاة ميتة ؟ |
bir kızla çıktım demek istemedim. | Open Subtitles | لم أرد القول أنني أخرج بصحبة فتاة |
Uzun süredir bir kızla birlikte olmadım. | Open Subtitles | انا لم اكن بصحبة فتاة منذ وقت طويل |
Droid batıya giderken görüldü. bir kızla birlikte. | Open Subtitles | لقد رصدنا الآلي يتوجه غرباً بصحبة فتاة. |
Seni burada bir kız ile görmek. | Open Subtitles | -رؤيتك هنا بصحبة فتاة . |
Hiçbir zaman bir uçağa bir kadınla geç kalma. | Open Subtitles | أرأيت؟ لا تتأخر أبداً على طائرة وأنت بصحبة فتاة |
Nasıl olur da medyumlara inanan bir kadınla çıkabilirim? | Open Subtitles | كيف أكون بصحبة فتاة تؤمن بالعرافين؟ |