Size birkaç soru soracağım. Lütfen elinizden geldiğince cevap vermeye çalışın. | Open Subtitles | سوف أقوم بسؤالك بضعة أسئلة أرجو أن تردى بأفضل ما لديك |
Size birkaç soru sormam gerekiyor. Kornealarını bağışlamak ister misiniz? | Open Subtitles | والآن أريد توجيه بضعة أسئلة لك أأنت مستعدة للتبرع بقرنيتيه؟ |
Bay Flannery, kredi kart ekstrenizle ilgili birkaç soru sormak istiyoruz. | Open Subtitles | أودّ أن أطرح عليك بضعة أسئلة حول كشف حساب بطاقتك الإئتمانيّة. |
Sadece adamın konuşmalarını kaydedip, bir kaç soru soracaklar. Büyütmeye gerek yok. | Open Subtitles | وهو سيقومون فقط بتسجيل محادثات ذلك الرجل وطرح بضعة أسئلة ليست مشكلة |
Ancak birkaç sorum daha var, çünkü insanların akıllarında bunların var olduğunu biliyorum. | TED | ولكن عندي بضعة أسئلة أخرى لأنني أعرف أنها هناك في عقول الناس . |
Sınırda para aklamayla ilgili bir haber yapıyoruz. birkaç sorumuz var. | Open Subtitles | إننا نكتب قصّة عن غسيل أموال على الحدود، ولدينا بضعة أسئلة |
Adama birkaç soru sorduktan sonra ne yapacağını bulabileceğini sanıyordum. Yapabilirim. | Open Subtitles | خلتُ بأنّه يمكنك سؤال الرجل بضعة أسئلة وتعرف بالضبط ما سيفعلون |
Plâtformda ne olduğuna dair hâlâ cevapsız birkaç soru var. | Open Subtitles | لدّينا بضعة أسئلة أكثر حول ما حدث على تلك المنصة |
Düzelecek yakında. Sadece birkaç soru soracaktır, tek istediği o. | Open Subtitles | سيكونُ على ما يرام بضعة أسئلة هذا كلّ ما سيريد |
Sana birkaç soru soracağım ve tamamen dürüst olmanı istiyorum. | Open Subtitles | سأطرح عليك بضعة أسئلة وأودّك أن تكون صادقًا تمامًا معي. |
Siz buralardayken birkaç soru sormak istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أسالك بضعة أسئلة بينما أنت في الجوار |
Zor olduğunu biliyorum, ama birkaç soru sormak istiyorum. | Open Subtitles | أَعْرفُ هذا صعبُ، لَكنِّي أوَدُّ أَنْ أَسْألَ بضعة أسئلة. |
İyi günler, beyler. Eğlencenizi kestik ama sormak istediğimiz birkaç soru vardı. | Open Subtitles | طاب يومكم أيها السادة , المعذرة لإنهاء مرحكم , نريد أن نطرح عليكم بضعة أسئلة |
Alt tarafı bir konuşma yapıp birkaç soru yanıtlayacaksın. | Open Subtitles | أمر هيّن، تلقين كلمة وتجيبين عن بضعة أسئلة. |
Evet, aslında size de bir kaç soru sormam lazım. | Open Subtitles | أجل، في الواقع لدي بضعة أسئلة أطرحها عليك أنت أيضاً |
Yalnızca ufaklığa bir kaç soru soracağım ve yakanızdan düşeceğim. | Open Subtitles | أنا فقط أريد سؤال الطفل بضعة أسئلة وبعدها سأترككِ وشأنك |
Şef Sterns, acaba size kayıt dışı bir kaç soru sorabilir miyim? | Open Subtitles | أيها الرئيس أتسائل اذا يمكنني ان اسألك بضعة أسئلة أخرى وبصفة غير رسمية |
birkaç sorum var. En kısa sürede bitireceğiz. | Open Subtitles | حسناً , فقط بضعة أسئلة وسننتهى من المسألة بأسرع ما يمكن |
Bu kan davasıyla ilgili birkaç sorum olacaktı bayım. | Open Subtitles | لدىّ بضعة أسئلة فيما يتعلق بجذور هذه الخصومة |
Çevrimiçi olarak gönderdiğiniz bir şey için birkaç sorumuz vardı. | Open Subtitles | لدينا بضعة أسئلة حول شيء كنت قد نشرته على الإنترنت |
Bu adama bazı sorular soracağım. Tam sessizlik istiyorum. | Open Subtitles | سأطرح على ذلك الرجل بضعة أسئلة أريد صمتاً تاماً |
Bir kaç sorum daha var ama belki de bu doğru zaman değildir. | Open Subtitles | عِنْدي بضعة أسئلة لكن لَرُبَّمَا لَيسَت بالوقت الصحيح. |
Bir peruk takın! Çekime başlamadan önce Bay Wood, bir kaç sorumuz olacak. | Open Subtitles | قبل أن نبدأ التصوير يا سيد وود لدينا بضعة أسئلة |
Shephard'ın öncelikle bazı soruları var. Shephard? | Open Subtitles | " شيبرد " لديه أولاَ بضعة أسئلة " شيبرد " ؟ |