Zayıf hissettiğimde güçlüymüş gibi yaptım, güvensiz hissettiğimde kendimden emin gibi ve canım yandığında da kuvvetli gibi. | TED | تظاهرتُ لأكون الرجل القوي عندما شعرتُ بالضعف، بالثقة عندما شعرتُ بعدم الأمان وبالقسوة عندما كنتُ أتألم في الحقيقة. |
Önce sadece gayri menkul piyasasını izleme niyetiyle başladı, ama sonra... ben kendimi güvensiz hissedip saçma bir arayış içine girdim. | Open Subtitles | فى باديء الأمر كان يراقب سوق العقارات ثم شعرت بعدم الأمان و كنت أبحث عن المتعة |
Şunu anladım ki söylemlerinin arkasında duran, ve taviz vermeyen bir insan, kendini kolayca güvensiz, anlayışsız insanların hedefi haline getirebiliyor. | Open Subtitles | ولقد أدركت تماما أن الشخص الذى يدافع عن ما أدافع أنا عنه ناشط ناشط شاذ يجعل من نفسه هدفا لشخص ما يشعر بعدم الأمان |
Sadece güvensizsin. | Open Subtitles | أنت فقط تحس بعدم الأمان |
Aylarca süren bir güvensizlik problemi vardı. | Open Subtitles | لديه شعور بعدم الأمان يستمر لشهور |
Bu sanki seni güvensiz hissettiriyor ve sen de sahiplenici, kiskanç biri haline geliyorsun. | Open Subtitles | يبدو أنه يشعرك بعدم الأمان ثم تصبح متملِّك, غيور |
Bileklerimiz kulaklarımızın arkasında bile olsa saçlarımızın garip görünmesi bizi daha çok güvensiz hissettirir." | Open Subtitles | لأنه لايوجد أيّ شيء يجلعنا نشعر بعدم الأمان حتى وإن كان شَعرنا يبدو سخيفاً |
Bazı zamanlar, içsel olarak çok güvensiz hissettiğinizde, ...güveninizi dışarıya göstermeniz gerekir. | Open Subtitles | ولكن أحياناً , إذا كنتن تشعرن بعدم الأمان من الداخل فأنتن في حاجة إلى إظهاره من الخارج |
Artık okul müdürü olduğumdan, bu okulda kimsenin birini taciz edip kendini güvensiz hissettirmesine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | والأن بما أنني المدير لن أسمح لأي أحد في هذه المدرسة بأن يشعر بعدم الأمان ومضايقات |
Bak, bu güvensiz olduğunu gösterir. Bilmiyorum. | Open Subtitles | أنظر, إنها فقط تحس بعدم الأمان |
Bir dakika. Eğer biri güvensiz hissediyor. | Open Subtitles | مهلاً ، واحدة منكما تشعر بعدم الأمان |
Ama kız arkadaşım kendini güvensiz hissettiğinde söyleyeceklerime gelirsem... | Open Subtitles | لكن معرفة ماالذى أقوله ...عندما تشعر صديقتى بعدم الأمان |
Zayıf mı hissediyorsun? güvensiz mi hissediyorsun? | Open Subtitles | وأنت تشعر بالضعف وتشعر بعدم الأمان |
Güzel, güzel. Madigan'ın güvensiz olduğu kısımlara yüklen. | Open Subtitles | جيد، جيد هاجم إحساس ماديجان بعدم الأمان |
Siktir. Nihayet kendini güvensiz hissettiğin bir alan buldum. | Open Subtitles | تباً، اكتشفت أمراً يشعرك بعدم الأمان |
- güvensiz hissediyor, doğal olarak. | Open Subtitles | -إنها تشعر بعدم الأمان ، هذا طبيعى |
Ve bende korkunç bir güvensizlik duygusu olurdu. | Open Subtitles | rlm; قد يراودني شعور بعدم الأمان. |