birbirini önemseyen ve birbirlerini seven iki insan neden bunu pek belli edemez? | Open Subtitles | لماذا لا يستطيع شخصين مهتمّين ببعضهم البعض ويحبّ بعضهم الآخر كثيرًا جدًا أن يعبرا عن هذا؟ |
Erkekler ve kadınlar daima birbirlerini kullanır ve suistimal ederler. | Open Subtitles | يسيء ويستغل الرجال والنساء بعضهم الآخر دائماً. |
Kâfirler birbirlerini katlediyor ve sen içmeye devam ediyorsun. | Open Subtitles | الوثنيون مستمرون بذبح بعضهم الآخر وأنت تواصلُ معاقرة الشراب. |
Sizin insanlarınız çok istekli bir şekilde kitle imha silahlarını birbirlerine atmasalardı, | Open Subtitles | بدون أسلحة الدمار الشامل و لولا إن قومك أصبحوا يرشقون بعضهم الآخر |
Ben ırkımı ve hayatımı kurtaran kızı canım pahasına korumaya çalışırken... | Open Subtitles | لكن البشر والأتريين أستمرو بـــأحتقار بعضهم الآخر |
Kâfirler birbirlerini katlediyor ve sen içmeye devam ediyorsun. | Open Subtitles | الوثنيون مستمرون بذبح بعضهم الآخر وأنت تواصلُ معاقرة الشراب. |
Varlıklı insanları, bu gecekondulara gelip de, zavallı çocukların birbirlerini öldürmeleri üzerine bahis yapmaları nefes kesici. | Open Subtitles | من المثير للأثرياء أن يأتوا إلى الأحياء الفقيرة ويراهنون على أولاد فقراء ليقتلوا بعضهم الآخر |
Kuzeyde... yelek giyiyorlar ve birbirlerini vuruyorlar. | Open Subtitles | أقصى الشمال، كانوا يرتدون الصدريات، ويطلقون النار على بعضهم الآخر. |
Dünyada yaşayan insanların paniklemesi mümkün birbirlerini hayal kırıklığına uğratması umutlarını boşa çıkarması ama yine de birbirlerine yardım ederler. | Open Subtitles | من الممكن العيش في عالم حيث الناس يُذعرون حيث الناس يخذلون بعضهم الآخر حيث الناس يخيّبون أمل بعضهم الآخر لكنمع ذلك يساعدون بعضهم الآخر |
Bu çocuklar, birbirlerini öldürmeyi severler. | Open Subtitles | هؤلاء الأولاد يحبون قتل بعضهم الآخر |
Yakında birbirlerini öldürmeye başlayacaklar... | Open Subtitles | قريباً سيقتل بعضهم الآخر. |
birbirlerini seviyorlar. | Open Subtitles | يَحْبّونَ بعضهم الآخر. |
birbirlerini öldürerek. | Open Subtitles | إنهم يقتلون بعضهم الآخر. |
İnsanlar birbirlerini yok etti. | Open Subtitles | البشر دمروا بعضهم الآخر. |
Herkes birbirini tanır ve gruptaki herkes kendi usulünce çalışmıştır. | Open Subtitles | الجميع يعرف بعضهم الآخر. الجميع سعى لدخول المجموعة. |
Patronların diğer odada birbirini öldürmeye çalışıyor. | Open Subtitles | مرحباً مدرائك في الغرفة فوق يحاولان قتل بعضهم الآخر |
Aralarındaki maddesel mesafe açısından, birbirlerine karşı nasıl uzak hissedecekleri ve yaşayacakları zaman karmaşası açısından. | TED | ماذا يعني فيما يتعلق بالمسافات بينهم، كيف سيشعرون بالبعد عن بعضهم الآخر وفقط لوجستيات الوقت. |
Ben ırkımı ve hayatımı kurtaran kızı canım pahasına korumaya çalışırken... | Open Subtitles | أستمرو بأحتقار بعضهم الآخر بينما انا احارب لحماية شعبي والفتاة |