Ve çok ilginç şeyler öğrendim. | TED | لذا فقد اكتشفت بعض الأمور المثيرة للاهتمام. |
Ayrıca insanların şifrelerinde kullandıkları sembollerle ilgili ilginç şeyler de gördük. | TED | لقد وجدنا أيضًا بعض الأمور المثيرة للانتباه بشأن الرموز التي يستخدمها الناس في كلمات المرور |
Bazı ilginç şeyler vardı. | Open Subtitles | وتوجد به بعض الأمور المثيرة للاهتمام |
Burada ilginç şeyler var. | Open Subtitles | يوجد بعض الأمور المثيرة الإعجاب |
- Farley Kolt hakkında ilginç şeyler buldum. | Open Subtitles | اكتشفت عن (فارلي كولت) بعض الأمور المثيرة |
Sizinle Bayan Fannie hakkında paylaşacağım ilginç şeyler var. | Open Subtitles | لديّ بعض الأمور المثيرة لأشاطرها معك حول الآنسة (فاني). |