| Düşünmek için biraz zaman kazanayım diye takvimimi kontrol etmem gerekiyor dedim. | Open Subtitles | اخبرته ان علي مراجعة التقويم لأكسب بعض الوقت حتى أفكر |
| O zaman birkaç gün dayan, tek istediğim bu. Kendimizi toparlamak için biraz zaman. | Open Subtitles | إذن أعطيه يوم أو يومين، هذا كل ما أطلبه، بعض الوقت حتى نلم شتاتنا |
| Bu ona size ısınması için biraz zaman kazandıracaktır. | Open Subtitles | سوف يتطلب الأمر منها بعض الوقت حتى تكون مستعدة لك. |
| Biz sizin arkadaşlara rüşvet yemeleri ve kanıtları ortadan kaldırmaları için biraz zaman veriyoruz. | Open Subtitles | أجل، نحن نحب أن نعطيكم بعض الوقت حتى تأخذوا الرشاوى وتُلفقوا الأدلة |
| Bir sonraki planıma kadar biraz zamanımız var. | Open Subtitles | لا يزال هناك بعض الوقت حتى أُنفذ خطتي القادمة |
| Müzayede başlayana kadar biraz zamanımız var. | Open Subtitles | لا يزال أمامنا بعض الوقت حتى بدء المزاد. |
| Atlarını yakalayana kadar biraz zamanımız var, ama seni bulmak için vadideki tüm aileleri kılıçtan geçirecekler. | Open Subtitles | لدينا بعض الوقت حتى يجهزوا خيولهم ولكنهم سوف يطاردوا كل أسرة في فالي للعثور عليك |