Böyle becerileri olan bir ajan nasıl oldu da bir analist oldu? | Open Subtitles | كيف انتهى المطاف بعميل بمثل مهاراتك بالعمل كمحلل؟ |
Bir ajan onu evine götürdü fidye talebi olursa diye onunla kalıyor. | Open Subtitles | قام بعميل بأيصالها للمنزل و هو بصحبتها فى حال كان هناك اى مطالبة بفدية |
Gizli bilgileri kurtarmak için yeni işten atılmış bir ajanı aramazsınız. | Open Subtitles | كيف تتّصلين بعميل موقوف عن الخدمة لاستعادة معلومات سرّية لعينة. |
Sırf, yaralı bir saha ajanı için endişelenmiş olmam bizi arkadaş yapmaz. | Open Subtitles | ...إهتمامى بعميل ميدانى مصاب لا يعنى أننا أصبحنا أصدقاء |
10 dakika önce, tanınmış bir Rus istihbarat ajanını cep telefonundan aradı. | Open Subtitles | منذ 10 دقائق, اتصل بعميل معروف من المخابرات الروسية من هاتفه الخلوي |
Sidney'de gerçek Victor için hazırlattığım yüksek doz vakasından sonra, kendime özel MI6 ajanımı elde etmiş oldum. | Open Subtitles | لذا, عندما وضعت تلك الجرعة الزائدة للفائز الحقيقى فى سيدنى فزت لنفسى بعميل ام اى6 الخاص بى |
- Müvekkilimizle tanıştığını söylemek için mi? | Open Subtitles | لتخبرينني أني التقيت بعميل - لا - |
Bölge ofisi bir ajan daha verecek. | Open Subtitles | المكتب الميداني سيزودنا بعميل آخر |
Onun yerine ajan yerleştireceksiniz sanmıştım. | Open Subtitles | ظننتكما ستستبدلاه بعميل سرى |
Artık ajan değilim. | Open Subtitles | أنا لستُ بعميل بعدَ الآن. |
Artık ajan değilim. | Open Subtitles | أنا لستُ بعميل بعدَ الآن. |
ajan Moretti, davranışlarınız yüzünden artık bu büronun bir ajanı değilsiniz. | Open Subtitles | أيّتها العميلة (موريتي) إنّ أفعالكِ . تظهر سلوكاً غير لائق بعميل فيدرالي هنا |
Sen bir ajan değildir. | Open Subtitles | أنتَ لستَ بعميل |
Ben izin vermeyince de Narkotik ajanı Schrader'a razı geldiler. | Open Subtitles | حين أبيت إئذانهم، رضوا بدلاً منه بعميل مكافحة المخدرات (شرايدر). |
Ben izin vermeyince de Narkotik ajanı Schrader'a razı geldiler. | Open Subtitles | حين أبيت إئذانهم، رضوا بدلاً منه بعميل مكافحة المخدرات (شرايدر). |
Sözde Milli İstihbarat ajanı Seo Kang Kuk, Bay Lim'in menejeri mi? | Open Subtitles | هل السيّد المدعو بعميل المخابرات (سيو كانغ كوك) هو مدير السيّد (ليم)؟ |
Varoştaki bir herif bir KGB ajanını niye önemser ki? | Open Subtitles | لماذا يهتم شخص ما من المنطقة بعميل في المخابرات الروسية؟ |
Bir NCIS ajanını cinayetle suçlamak. | Open Subtitles | الإيقاع بعميل من مركز التحقيقات في جريمة قتل |
Sidney'de gerçek Victor için hazırlattığım yüksek doz vakasından sonra, kendime özel MI6 ajanımı elde etmiş oldum. | Open Subtitles | لذا, عندما وضعت تلك الجرعة الزائدة للفائز الحقيقى فى سيدنى فزت لنفسى بعميل ام اى6 الخاص بى |
- Müvekkilimizle tanıştığını söylemek için mi? - Hayır. | Open Subtitles | لتخبرينني أني التقيت بعميل - لا - |