Bu sabah birinin döndüğünü duydum. | Open Subtitles | سمعتَ بعودته هذا الصباح. |
Şu anda döndüğünü hissediyorum. | Open Subtitles | الآن أشعر بعودته. |
St.Melar, o yuvasına döndüğü için çok mesut. | Open Subtitles | إن كنيسة سانت ميلار محظوظة بعودته لكنفها |
Ama asla bizi unutmamış. Bunu gördüm. Ve geri döndüğü için mutlu. | Open Subtitles | لكنه لم ينسانا أنا متأكد و هو سعيد بعودته |
Ve yine buraya çıkıp kendisinin güvenli bir şekilde Dönüşünü bildirene kadar ara vermeyeceğiz. | Open Subtitles | ولن أستريح قبلما أعود لهذه المنصة لأطلق تصريحًا كالذي شهدتموه لإعلامكم بعودته الآمنة |
Ben de düşündüm ki, geri Döndüğünde... | Open Subtitles | ... واعتقدت ، أنه رُبما بعودته إلى المدينة |
Joe üç gündür yardım istasyonundaydı ve herkes geri döndüğü için memnundu. | Open Subtitles | "جو توي" ظل في نقطة الاسعاف لثلاثة ايام و الكل كان سعيدا بعودته خاصة "بيل" |
Muhtemelen okuluna döndüğü için hayatından memnundur. | Open Subtitles | و لعله الآن سعيداً بعودته للدراسه |
Buraya geri döndüğü için oldukça mutlu. | Open Subtitles | إنّه سعيدٌ جدًّا بعودته إلى هُنا. |
- Gibbs döndüğü için NCIS çok şanslı. | Open Subtitles | الوكالة محظوظة بعودته. |
Dönüşünü kutlamak için akşam aile yemeği vereceğiz. | Open Subtitles | نحن على وجود عشاء العائلة للاحتفال بعودته. |
Ve şimdi, medeni topluma geri Dönüşünü kutlayalım bayanlar ve baylar, dünyanın ağır sıklet şampiyonu Drederick Tatum! | Open Subtitles | والآن رحّبوا بعودته إلى المجتمع، سيداتي سادتي، بطل العالم في الوزن الثقيل، (دريدريك تاتوم). |
Ve dedektifin bu hale gelmesindeki rolüm düşünülünce Dönüşünü kutlamak için orda olmam pek de hoş olmaz. | Open Subtitles | ونظرًا لدوري في إصابة (بيل) الأوليّة،فسيبدوغريبًا... بأنّي أحتفل بعودته ... |
Döndüğünde mutlu muydun? | Open Subtitles | هل سعدت بعودته ؟ |
Döndüğünde ilk sizi kabul edecek. | Open Subtitles | ستكون أول من يعلم بعودته. |
- Döndüğünde haber ver. | Open Subtitles | أخبرني بعودته |