Ellerini birbirine yaklaştır. Çok uzak duruyorlar. | Open Subtitles | اجعل يداك قريبتان معاً فهما بعيدان عن بعضهما |
Ne kadar uzak oturuyorsunuz. Biraz yapışsanıza. | Open Subtitles | أوه، أنظرا لحالكما تجلسان بعيدان عن بعضكما، تلاصقا |
Artık birbirimizden uzak kalmamıza gerek kalmadı. | Open Subtitles | فليس علىنا البقاء بعيدان عن بعضنا البعض بعد الآن |
Biliyor musun, belki de büyük konuşmaya kadar birbirimizden uzak durmalıyız, taze kalalım. | Open Subtitles | اتعلم ربما علينا فقط ان نبقي بعيدان عن بعضنا حتي الخطاب الكبير |
Yetişkinlerin bazen birbirinden uzak kalmaya ihtiyacı olur. | Open Subtitles | الراشدون يحتاجون احياناً بعض الوقت بعيدان عن بعضهم البعض |
Çok uzak gibiyiz. | Open Subtitles | الأمر كأننا بعيدان عن بعضنا للغاية |