Sen Noel'ini istediğin gibi kutla bırak ben de istediğim gibi kutlayayım. | Open Subtitles | حافظ على احتفالك بعيد الميلاد بطريقتك الخاصة واسمح لي أن أقيمه بطريقتى |
Sadece Noel'i kutlamakla kalmayıp bir de Noel Baba'ya mı inanıyorsun? | Open Subtitles | أنت لا تحتفل بعيد الميلاد فحسب أنت تؤمن بسانتا كلوز ؟ |
onlar da Noel'i kutlar. Aslında, bir anlamı da var. | Open Subtitles | يتمتّعون بعيد الميلاد أيضاً في الواقع ، هذا هو المقصد |
Benim şirketin Yılbaşı partisine gitmemin sana nasıl bir yararı olacak ki? | Open Subtitles | كيف يمكن لذهابي معك إلى حفلة الشركة بعيد الميلاد أن يكون معروفاً؟ |
Seksi doğum günü mü yoksa canlanan mankeni mi yaptı? | Open Subtitles | هل قامت بعيد الميلاد المثير أم الفقمة التي تعود للحياة؟ |
Yılbaşını birlikte geçiren bir aileyi görmek ne kadar da hoş. | Open Subtitles | من الرائع رؤية الأسرة تحتفل بعيد الميلاد سوياً |
Oğlu Harold'ın 17. yaş gününü kutlamak için hep birlikte St. Elizabeth'te bir parti veriyorlarmış. | Open Subtitles | " كانوا يحتفلون فى شارع " إليزابيث يحتفلون بعيد الميلاد الـ 17 . " لابنهم " هارولد |
Ben bu posteri yılbaşında aldım ve ona hergün bakmak istiyorum. | Open Subtitles | جاءتني هذه اللوحة بعيد الميلاد و أشعر أنني أريد رؤيتها يومياً |
Bak, biz çoktan bu Noel ki hayır işimizi yaptık. | Open Subtitles | أنظري .. نحن قمنا مسبقا بعملنا الخيري الخاص بعيد الميلاد |
Şahsı için hep "Noel kültürünü yaşatan adam" yakıştırılması yapılıp durdu. | Open Subtitles | ولطالما قال إنه كان يعلم كيف يحتفل بعيد الميلاد كما ينبغي |
Sanırım, kurbanın cüzdanı ve değerli eşyaları birinin Noel alışverişi listesindeymiş. | Open Subtitles | أعتقد أن محفظة الضحية ومجوهراته كانت بقائمة أحدهم، الخاصة بعيد الميلاد |
Onun ailesiyle Noel'i kutladım ve benimle birlikte Ramazan coşkusunu gözlemledi. | TED | احتفلت بعيد الميلاد مع عائلتها، كما أنها حاولت معي القيام بشعائر رمضان. |
Noel kutlamasina değilde başka herhangi bir zamana getirebilirdi. | TED | اي وقت اخر ماعدا الاحتفال بعيد الميلاد. |
Sıcak tüten şarap, Noel'de kesilen ağaçların gürültüsü,.. | Open Subtitles | بخار النبيذ الساخن الأحتفالات الصاخبة بعيد الميلاد |
Charlie Brown'ın Yılbaşı ağacına benziyor. | Open Subtitles | انها مثل شجرة تشارلي بروان الخاصة بعيد الميلاد |
Bunu içkinin içine karıştıracağız ve bu parti tarihin en güzel Yılbaşı partisi olacak. | Open Subtitles | ضعه في مخفوق البيض و سنحصل على أفضل حفلة بعيد الميلاد عرفها التاريخ |
Bende Yılbaşı için sana bunlardan bir tane alacaktım ama artık gerek kalmadı. | Open Subtitles | نعم، كنت سأحضر لكِ واحداً بعيد الميلاد لكن لم أعد أحتاج لذلك سأوفر نقوداً كثيرة |
Köpeğimin bugün doğum günü kartı aldığını biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلمين أن كلبي استلم بطاقة تهنئه بعيد الميلاد اليوم؟ |
4. yüzyılda Hıristiyanlık bir pagan ayini olduğu gerekçesiyle doğum günü kutlanmasının reddederdi. | Open Subtitles | فى الواقع، حتى القرن الرابع المسيحية رفضت الاحتفال بعيد الميلاد كطقس وثنى |
- Eskiden Boston'da Yılbaşını kutlamanın yasadışı olduğunu biliyor muydunuz? | Open Subtitles | -هل تعلم أنّه كان غير قانوني -الإحتفال بعيد الميلاد في "بوسطن"؟ -أجل |
Kızının 1 5. yaş gününü kutlamak için gelmiş. | Open Subtitles | يحتفل بعيد الميلاد الخامس عشر لأبنة (دون فيليب سالامانكا) |
Geçen yılbaşında, dört saat köpeğin | Open Subtitles | بعيد الميلاد الماضي، وحصلتُ على أربع ساعات ، الكلب يمضع |
Kim Noeli iki hafta önceden kutlamak ister ki? | Open Subtitles | لماذا يقوم أي شخص بالأحتفال بعيد الميلاد قبل أسبوعين؟ |
Genç Dr. Granado'nun 30. doğum gününü tam zamanında kutlayabilmek için yolculuklarını beş ay gibi rekor bir zamanda tamamlamayı ümit ediyorlar. | Open Subtitles | يتمنّون إكمال رحلتهم في مدّة قياسية خمسة أشهر، في الوقت المناسب للاحتفال بعيد الميلاد الثلاثون للدّكتور الشاب جرانادوس |