Bugün olan her şeyle ilgisi vardı... teröristlere sinir gazı sağlanmasıyla... | Open Subtitles | إنه متورط ي كل شيء حدث اليوم تزويد الارهابيين بغاز الأعصاب |
sinir gazı saldırısına uğramanız durumunda karşı tedbirleri saniyesinde almazsanız ölümler anında başlayacaktır. | Open Subtitles | و في حال تمت مهاجمتكم بغاز الأعصاب هذه الأدوية ستخفف من الإصابات على الفور إذا لم تتناولوا هذه الحبوب فسوف تموتون |
Teröristlere sinir gazı sağlanmasından başlamak üzere... bugün olan her şeyden onun sorumlu olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد قالت أنه هو المسئول عما حدث اليوم بدءاً من تزويد الارهابيين بغاز الأعصاب |
Nöbetçiye ana girişe sinir gazı pompalamasını söyleyin. | Open Subtitles | أخبر الجنود أن يغمروا المداخل الرّئيسية بغاز الأعصاب. |
Bu işyerine, Sentox VX1 sinir gazı bulaşmış durumdadır. | Open Subtitles | هذه المنشأة أصبحت ملوثة بغاز الأعصاب |
Ya istediğimi yaparsınız ya da Los Angeles'da önümüzdeki bir saat içinde bir sinir gazı saldırısı gerçekleşir. | Open Subtitles | ستفعلي هذا، أو سيكون هناك هجوم بغاز "الأعصاب" على "لوس أنجلوس" خلال ساعة. |
Ya istediğimi yaparsınız ya da Los Angeles'da önümüzdeki bir saat içinde bir sinir gazı saldırısı gerçekleşir. | Open Subtitles | ستفعلي هذا، أو سيكون هناك هجوم بغاز "الأعصاب" على "لوس أنجلوس" خلال ساعة. |
Michelle'in öldürülmesi, teröristlere Sentox sinir gazı sağlayan daha büyük bir planın parçasıydı. | Open Subtitles | لقد كان اغتيال (ميشيل) جزءاً من خطة أكبر لتزويد الارهابيين بغاز الأعصاب |
Sizin ve Bayan Logan'ın yapmayı tasarladığınız açıklama teröristlere sinir gazı temin edildiği bir komplonun parçası olduğu gerçeğini ifşa ediyor. | Open Subtitles | ...هذا التصريح الذي تنويان أنت ومس (لوجان) الادلاء به تصرحون فيه أن (والت) كان جزءاً من مؤامرة ,لتزويد الارهابيين بغاز الأعصاب |