sabırsızlıkla beklediğiniz maç başlamak üzere. | Open Subtitles | إنّ المباراة التي تنتظرونها بفارغ الصبر سوف تبدأ قريبا. |
Yedinci uzatmalara girerken, pistteki susam sokağı oyuncuları sabırsızlıkla gösterilerine başlamak için bekliyor. | Open Subtitles | ونحن الان في الوقت بدل الضائع وها هم أبطال عالم سمسم ينتظرون النتيجة بفارغ الصبر حتى يقومون بتأدية رقصة الفوز |
Aramanızı sabırsızlıkla bekliyordum. | Open Subtitles | أنا الوالد الوحيد الذي كان ينتظر اتصالك بفارغ الصبر |
Tüm evrak işlerini halleti, adını doğruca listeye yazdırdı ve sabırla bekledi. | TED | وملأت كل الأوراق، وكتبت الاسم صحيحًا هناك وانتظرت بفارغ الصبر. |
Bu mektubu sana doğru zamanda yollamak için sabırla bekledim. | Open Subtitles | لقد انتظرت بفارغ الصبر هذا الوقت الذى أُرسل لك فيه هذا الخطاب |
Seni burada görmek için sabırsızlanıyorum. Görüşürüz. | Open Subtitles | ممتاز يا جاك أني أنتظر رؤيتكم بفارغ الصبر |
Aramanızı sabırsızlıkla bekliyordum. | Open Subtitles | أنا الوالد الوحيد الذي كان ينتظر اتصالك بفارغ الصبر |
Bir sonraki seansımızı sabırsızlıkla bekliyorum diyelim. | Open Subtitles | دعنا نقل فقط أنني أنتظر جلستنا القادمة بفارغ الصبر |
"Annem ve ben sabırsızlıkla gelmenizi bekliyoruz. | Open Subtitles | انا و امكما ننتظر وصولكما بفارغ الصبر |
Apollo'nun atları sabırsızlıkla kapıyı tırmalıyor. | Open Subtitles | احصنة ابولو يخدشون البوابات بفارغ الصبر . |
sabırsızlıkla bugünü bekledik.. - Evet. | Open Subtitles | كنا ننتظر هذه الليلة بفارغ الصبر .نعم. |
sabırsızlıkla aramanı bekleyeceğim. | Open Subtitles | سأنتظر اتصالك بفارغ الصبر د .ريد |
Onlar sabırsızlıkla onayınızı bekliyor. | Open Subtitles | إنهم ينتظرون مباركتكِ بفارغ الصبر |
sabırla insanların meşhur şeyler yapmasını bekliyor. | Open Subtitles | لكن تجلس، تنتظر بفارغ الصبر للناس ليفعلوا أمور مشهورة |
Roma'nın istediğimizi yapmamız için izin vermesini sabırla bekliyordun. | Open Subtitles | نحن ننتظر روما ان تقدم لنا الاذن بفارغ الصبر لنفعل ما نريدة |
Anlamsızca dolaşıp seni sabırla dinlediğim gibi mi? | Open Subtitles | عندما كنت امضي حول هراء وانت تستمعين بفارغ الصبر ؟ |
Yani sahibi dışarıda, adamın katil olup olmadığını sabırla bekliyor mu? | Open Subtitles | إذاً،المالك ينتظر بالخارج بفارغ الصبر ليعرف إذا كان أو لا يكون قاتل؟ |
Sonra, sabırla beklediniz. | Open Subtitles | زيادة على ذلك ، انتظرت بفارغ الصبر |
Manastırın içinde herkes sabırla bekliyor. | Open Subtitles | الجميع ينتظر بفارغ الصبر داخل الدير |
Eve gelip seni bir basketbol maçına götürmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | إننى أنتظر عودتى بفارغ الصبر لآخذك لمباراة كرة سلة |
Seni tekrar görmek ve seninle olmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | لا أطيق الانتظار لرؤيتكِ أنتظر بفارغ الصبر اجتماعنا مجدداً |
Herkes nefesini tutmuş .... | Open Subtitles | الجميع ينتظرون بفارغ الصبر... |